Andro MALKİN

ANDRO MALKİN “GÜRCİSTAN, ABHAZ VE OSETLERİ KAZANMAK İÇİN YOLLAR ARIYOR. SUHUM VE TSKİNVAL, KATEGORİK OLARAK BU GİRİŞİMİ REDDEDİYOR!”

08/04/2018. Moskova. 07 Nisan. Andro Malkin. REGNUM. Çeviri: Fatih Atan (Atanba – Тванба). Gürcistan’ın karşılaştığı bu sorunlar, kategorik olarak SSCB’nin çöküşü sırasında ve ülkenin bağımsızlığını kazanması öncesinde başladı, ülke içerisine ulusal kurtuluş hareketleri adı altında milliyetçilik ve yabancı düşmanlığı dalgası getirildi. Bu tür hareketler, Gürcistan’ın tanınmış tüm yöneticileri tarafından çözülmeye çalışıldı (askeri ve barışçıl yöntemlerle), ancak şimdiye kadar tüm çabalar başarısız kaldı ve eğer girişimler savaşa yol açmamış olsa bile, bir sonraki hamlede çatışan halkların yabancılaşmasına yol açtı.

“Toprak Bütünlüğünü” geri sağlama yöntemleri, çeşitli biçimlerde uygulandı – açık bir biçimde cezalandırıcı olanları (ki, sadece bu ülkeye geri dönecek olan bölgeleri değil, insanları da engellemiştir) insani ilişkileri cazip kılanlar (ki aynı zamanda hiçbir şey vermemiş ve Abhazların ve Osetlerin sıcak ilişki kurmalarına yol açmamıştır).

Oligark (İşadamı – Abhazyam.com) Bidzina İvanishvili tarafından oluşturulan “Gürcistan Hayali” adlı koalisyon seçim öncesinde, sorunlu halklar arasında ve Gürcistan Merkezi hükümeti kontrolü altında Abhazya ve Güney Osetya’nın gönüllük temelinde geriye dönüşlerinin sağlanması politikası, seçim sloganı olarak kullanıldı.

Seçimleri bu koalisyon kazandı, zafer sonrasından bu yana beş yıl geçti, ama Gürcü hükümetinin bu yöndeki “çabaları” hiçbir sonuç oluşturamadı. Abhazya ve Güney Osetya, Gürcistan’ın yetki alanına dönmek için gerçek anlamda bir arzu göstermiyor, aksine Tiflis’ten uzaklaşıyor ve daha fazla Rusya’ya yakınlaşıyor.

Gürcistan Başbakanı Giorgi Kvirikashvili, üç gün önce yapılan bir hükümet toplantısında, barış girişimini “ Daha İyi Bir Gelecek İçin Adım Atmak” olarak nitelendirerek, yeni yapılanmanın “Ülkenin barışçıl ve istikrarlı bire gelişme yönünde atılacak olan alternatifsiz adımı”  olacağını söyledi.

Giorgi Kvirikashvili’nin söylediğine göre “Gürcistan hükümeti, çalışmalarını, uzlaşma ve bütünleşme politikası çerçevesinde, Abhazya ve Tskhinval bölgelerinde yaşayanların insani ve sosyal  - ekonomik konumlarının iyileştirilmesi, karşılıklı çıkar ilişkilerine dayalı olarak temasların kurulması, ilişki ve menfaatlerin teşvik edilmesine yönelik somut adımlar atıyor”.

Başbakan, Tiflis olarak bu girişim ile ilgili olarak yeni ve daha ümitli sonuçlar bekliyor, bunun da üç paragraf içerisinde gerçekleşeceğini belirtiyor. Birinci nokta, her iki sınır bölgesinde bulunan köyler arasındaki ticaretin kolaylaştırılması (Gürcistan bu sınırı, idari ya da ayrı bölge çizgisi olarak nitelendirmektedir).

Giorgi Kivirikashvili, bu nokta için “girişimlerin desteklenmesi, bütün iş girişimleri ve ticari – bireysel ve ortak iş girişimlerinin teşvik edilmesi ile mümkün olacaktır” değerlendirmesinde bulunarak konunun özüne açıklık getirdi.

Gürcistan hükümetinin bölge insanlarına önerdiği ikinci nokta ise, tüm Gürcistan vatandaşlarına, (bölünen hattın diğer tarafında bulunan sakinleri de dahil” Gürcistan ve yurtdışında, eşit olarak kaliteli bir eğitim koşulu fırsatlarından yararlanılmasını vaat ediyor.

Kirikashvili “Bizim için, bölünen çizginin her iki tarafında bulunan gençlerin eğitimi ve refahı çok önemlidir. Bu, birleşik Gürcistan içerisinde birlikte yaşamak ve ülkeyi inşa etme sürecine katılmak zorunda olan bir nesildir” vurgulamasında bulundu.

Gürcistan Hükümetinin, Abhazların ve Osetlerin ilgisini çekmek ve güvenin yeniden kazanmak için kullanacağı üçüncü nokta ise – Gürcistan’ın Avrupa’ya entegrasyonu amacı ile elde edilen ve elde edilecek olan yardımların bu bölgelere erişimlerini kolaylaştıracak mekanizmanın oluşturulmasını sağlamak. Bunların içerisinde – AB ile serbest ticaret ve Schengen bölgesi ülkelerinde vizesiz dolaşım haklarının elde edilmesi de bulunuyor.

Gürcistan Uzlaşma ve Sivil Vatandaşlık Hakları Sorunları Bakanı Ketevan Tsikhelashvili’nin belirttiğine göre, hükümet üçüncü noktayı oluşturmak için “Abhazya ve Tskhinval bölgeleri yaşayanları için yeni tarafsız kimlik oluturma olanakları yaratarak çözmek istiyor”, kayıtlarda kişisel bir numara ile tanımlanacaklar ve vatandaşlık kurulması ile ilgili bir tanımlama olmayacak. Gürcistan hükümetine göre, bu tür bir girişimin yaşama geçmesi “Yasal anlamda bir takım önemli gerekçelerin kurulması, sivil eylemlerin tescil edilmesi ve Gürcistan vatandaşlık pasaportunun çıkartılmasını kolaylaştıracaktır”.

Başbakan ve devlet bakanı, Gürcistan hükümeti tarafından, yeni bir yaşam koşulunun yaratılması amacı ile hazırlanan yasa taslak paketinin, onaylanması amacı ile parlamentoya sunulacağını belirttiler.

Gürcistan Hükümetinin bu girişimi, ana ortakları olan AB Misyonu ve ABD Büyükelçiliği tarafından zaten desteklenmektedir.

AB Yüksek Konseyi Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Özel Temsilcisi, Gürcistan tarafından sunulacak olan önerilere inandığını belirterek “Ticaret, eğitim ve dolaşım haklarını kolaylaştıracak olan bu girişimden, idari sınırların her iki yakasında yaşayanlar yararlanmış olacaklar” dedi.

Özel temsilci “bu öneriler, Avrupa Birliği’nin, süregelen birkaç AB projesine uyumlu ve Gürcistan’ın ayrılıkçı bölgelerini de kapsayacak etkileşim politikalarına karşılık olarak gelmektedir. Bizler, bölünmüş hatta ve insani sorunlarda köprü kurmayı amaçlayan tüm girişimleri destekliyoruz” dedi. Özel Temsilci açıklamasında, çatışmaların ve tanınmama politikalarının barışçıl çözümlerle görüşülmesini, Gürcistan’ın uluslararası toplum içerisinde tanınmış olan egemenlik ve toprak bütünlüğü haklarına destek verdiklerini bir kez daha vurguladı.

Gürcistan Hükümeti tarafından önerilen bu paket, ABD Büyükelçiliği tarafından da onaylandı.

ABD Gürcistan Büyükelçiliği tarafından yapılan açıklamada “Bu önlemler, idari sınırların her iki tarafında yaşayan en savunmasız sivil insan guruplarının gereksinimlerini karşılamaya yardımcı olacak ve ulaşım alanında kolaylık sağlayacak, daha iyi yaşam koşulları ve eğitime erişim için daha fazla fırsat yaratmış olacaktır. Bizler, Gürcistan hükümetinin sorunların çözümünde barışçıl ve uzlaşıcı yöntemler kullanmasını memnuniyetle karşılıyoruz” dedi. ABD Büyükelçiliği tarafından yapılan açıklamada, aynı zamanda, Gürcistan’ın egemenlik ve toprak bütünlüğü haklarına tam destek verildiği de belirtildi.  

Gürcistan makamlarının, “çatışma bölgeleri” nüfusuna yönelik olan bu girişimleri ve önerileri yeni mi?

Eski Gürcistan Devlet Başkanı Mihail Saakaşvili, Abhaz ve Osetlere benzer önerileri sürekli olarak yinelemişti. Üstelik Gürcistan’ın Tskhinval bölgesi üzerindeki yasal yetkilerini yeniden kurmak amacı ile başlatılan 2008 savaşından birkaç ay önce böyle bir öneri getirilmişti.

Saakaşvili, Nisan 2008 sonlarında Abhazya ve Güney Osetya yaşayanlarını yeniden elde etmek için, onlara “Tüm etnik gurupların haklarını koruyacak bir demokratik, özgür ve refah dolu bir devlet inşa etmek için birlikte çalışalım” çağrısında bulunmuştu. Ağustos olaylarından birkaç ay önce, Saakaşvili, Gürcistan’ın savaş planlamadığını iddia etti, Abhazya ve Güney Osetya yaşayanları için iyi yaşam koşulları ve yeni iş alanları yaratmak istediklerini açıkladı. Gelişmeler ve olaylar bunun tam tersi olduğunu kanıtladı. (konu hakkında bknz: 08/08/2008 Güney Osetya Katliamı Kitabı – Fatih Atan. – Abhazyam.com)

Gürcistan’da iktidara gelen, “Gürcistan Hayali” koalisyonu lideri Bidzina İvanishvili, Saakaşvili Hükümetinin Abhazya ve Güney Osetya politikalarını keskin bir dille eleştirmişti. Hatta daha önce, AKPM’de başbakanlık düzeyinde iken yapmış olduğu konuşmada, kendilerinden önce son yirmi yıl içerisinde görev yapan hükümetlerin Abhazlar ve Osetler ile ilgili olarak birçok hata yaptığını ve bunların yinelenmeyeceğini söylemişti.

İvanishvili, oturumdaki katılımcılara “Bizim hedefimiz, bunları yinelemek değil, sorunu zorla çözmemektir” dedi.

Eski başbakan, iktidara gelmeden ve sonrasında düzenlemiş olduğu tüm basın toplantılarında “Abhazları ve Osetleri, Gürcistan ile birlikte ikna etme konusu ile ilgilendikleri” sözünü belirtmişti.

Ancak yıllar, Gürcistan’daki iktidar değişimi sonrasında, ne Abhazya ve Güney Osetya’yı onlara daha yakın duruma getirdi, ancak Suhum ve Tskhinval’i Tiflis’ten resmi olarak daha da fazla uzaklaştırdı. Gürcistan ile onun eski bölgeleri arasındaki sınırları belirleyen, deyim yerinde ise “Güvenlik Hatları” daha da etkin bir biçimde inşa edilmeye başlandı. Bu “bölünme hatları” ile aralarında karmaşık bir iletişim kuruldu. Abhazya ve Güney Osetya, Rusya ile ilişkilerini güçlendirmek temelinde yeni anlaşmalar imzaladı ve aslında pratik olarak, onun “kanatları” altında olduğu ortaya çıktı.

Gürcistan’ın Abhazlar ve Osetler ile çatışmasının ortaya çıkmasının ardından, Gürcüler tarafından ortaya atılan barışçıl (ya da barışçıl olmayan) bütün girişimler, şimdilik somut bir sonuç ortaya çıkarmadı. Gürcistan hükümetinin bu yeni girişimi Abhazya ve Güney Osetya halklarını ikna edebilecek mi? Nüfusun tamamı için bir şey diyemem ama Tskhinval, Dışişleri Bakanlığı tarafından resmi bir açıklama yaparak, Krikashvilinin bu önerisini “beceriksiz bir PR eylemi” ve “Güney Osetya halkını geri almak için yeni yemler sunan naif bir eylem” olarak nitelendirdi.

Güney Osetya Dışişleri Bakanlığı resmi açıklamasında “ Bu tür girişimler bir başka başarısız PR eylemi, Gürcistan’ın  uluslararası toplumun gözünde, yapıcı bir liderlik, barışsever bir devlet olarak sunmuş olduğu, yeni beceriksiz bir girişiminden öteye gitmemektedir. Bunlar, Tiflis’in Güney Osetya ile işbirliği kurma arzusu konusundaki ilk girişimleri değildir, bundan dolayıdır ki bu tür tanımlamaları ciddiye almak gereksizdir. Tiflis’in komşu genç devletler ile barış içerisinde birlikte yaşamak için bir yola girmesini umut etmek, gerekmiyor.

Bu tür girişimleri hayalcidir ve açık olarak gerçekleşmesi mümkün olamaz. Onlar, sadece sorunun çözümünü atlamakla kalmıyorlar, aynı zamanda Güney Osetya Cumhuriyeti Devletinin bağımsızlığının tanınması ve Güney Osetya halkına karşı uygulanmış olan soykırım girişimindeki sorumluluğunu kabul etme konusunda, taraflar arasında çözüm için kuvvet kullanılmasını engelleyen anlaşmalar gibi gerçekçi kararların alınmasının, Gürcistan tarafınca engellendiği bilinmektedir” yorumuna yer verildi.

Ve Abhazya Dışişleri Bakanı Daur kove, Gürcistan Başbakanı’na “Gürcistan devlet yöneticilerine, kendi siyasal emellerini yerine getirmek amacı ile belirtmiş oldukları yalancı söylemleri bırakmalarını öneriyorum” çağrısında bulundu.  

Daur Kove “Abhazya Cumhuriyeti – bağımsız, egemen bir devlettir. Daha iyi bir gelecek için atılacak olan tek adım, Gürcistan’ın Abhazya Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını tanımasıdır ve istikrarın, gelecek nesillerin refahı uğruna ülkelerimiz arasında tam teşekküllü devletlerarası ilişkilerin kurulmasının inşa edilmesidir. Bu sürecin bir başka alternatifi yoktur”  dedi.

Kaynak: https://regnum.ru/news/polit/2401267.html

www.abhazyam.com