Stanislav Tarasov | Konuk Yazar , Abhazya haberleri

Transkafkasya Demiryolu Senaryoları

STANİSLAV TARASOV “GÜRCİSTAN, RUSYA VE AZERBAYCAN ARASINDAKİ MÜCADELENİN MERKEZ ÜSSÜ OLABİLİR!”

23/04/2017. Stanislav Tarasov. 20 Nisan 2017. REGNUM. Foto: İvan Shilov. Çeviri: Fatih Atan (A’tanba - Тванба). Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un, Rusya’nın Abhazya’daki yeni büyükelçilik binası ve çalışma komplekslerinin resmi açılış törenine katılması, dışarıdan olağan gibi görünmesine rağmen, onun iki günlük Abhazya Cumhuriyeti ziyareti, olağanüstü bir olay olarak değerlendirilebilir. Bu bağlamda, bazı uzmanlar, bu ziyareti, geçenlerde Abhazya’da gerçekleşen parlamento seçimleri sonrasında, Moskova’nın, Abhazya’nın iç durumunu “yoklaması” olarak düşünüyorlar.

Lavrov’un, Abhazya Devlet Başkanı Raul Hadjimba ile kapalı görüşmelerinin gidişatında, bu sorunun ele alınmış olması mümkündür, ancak bu konu Rus bakana göre önemli değil. Moskova ve Suhum’un ilgi alanlarında çözmeleri gereken bir dizi sorun bulunuyor. Bunlardan biri – Güney Kafkasya’da kuvvet kullanılmaması anlaşmasının sonuçlandırılmasıdır. Lavrov, Abhazya Devlet Başkanı ile yapılan görüşme sırasında, böyle bir eylemin “yakın bir gelecekte” gerçekleşeceğinden emin olduğunu ifade etti. Rus Dışişleri Bakanı, bu gelişmenin, Rusya, Gürcistan, Abhazya, Güney Osetya ve ABD arasında Cenevre’de sürdürülen görüşmelerin, güvenlik konusunda, tüm Kafkasya bölgesi açısından sonuçlar üretmeye başlamasının “önemli bir sinyali” olacağını belirtti. Rusya Federayonu Dışişleri Bakan Yardımcısı Grigory Karasin, daha önce, metnin çerçevesinin bu yıl Aralık ayına kadar hazır olacağı umudunu dile getirmişti.

Uygulamada bunun anlamı, Tiflis, Suhum ve Tshinval arasında, kuvvet kullanılmama konusunda, iki taraflı bir sözleşmeye bağlanma sonucu olacağı anlamına gelir. Rus – Gürcü ilişkilerinde bazı ilerlemeler olduğu için, Lavrov’un bu sözlerini yabana atmak olmaz. Bu temelde, gelecekte olacaklar inşa ediliyor, net olarak - bölgenin gelecek dönemdeki politikasının yönü. Bakanın, Suhum’daki konuşmasının dikkat çekici olan konusu, Abhazya, Gürcistan ve Ermenistan’ı bağlayan demiryolunun açılma olasılığından söz etmiş olmasıdır. Rusya Dışişleri Bakanı “Rusya tarafı olarak, transit geçişin kaldığı yerden devam etmesi için hiçbir sorunumuz bulunmamaktadır. Bunun gerçekleşmesi için, yasal temel vardır. Bu uygulama, Rusya’nın 2011 yılında Dünya Ticaret Örgütü’ne “DTÖ” (WTO) üye olduğu anlaşmalara dayalı olarak gerçekleştirilebilir” dedi. Devlet Başkanı Hadjimba karşı çıkmadı. Moskova, Abhaz tarafını daha önce ikna edememişti, şimdi her şey değişti.

Rusya ve Ermenistan, stratejik ortak, Kollektif Güvenlik Örgütü (ODKB) “ОДКБ” üyeleri ve Avrasya Ekonomik Birliği için, böyle bir projenin gerçekleşmesi, kaçınılmaz, stratejik bir atılım olacaktır, Tiflis ve Bakü, tarafından bu çok iyi anlaşılmaktadır. Moskova’nın, Gürcistan’la bu konuda çalışmasının ilk yılı olmuyor, diğer taraftan, kendileri ve Suhum tarafından kabul edilebilir bir model inşa ediyor, ayrı yönden de Azerbaycan’ın baskısına karşı direnmek de kaçınılmazdır. Böylece, Tiflis, Moskova ve Bakü arasındaki mücadelenin ortasında kalmış oluyor. Gürcistan, sadece Azerbaycan’ın enerji sektöründeki önemli bir ortağı değil, ancak, Azerbaycan enerji kaynaklarının uluslararası pazarlara teslimi için tek geçiş alanı, Türkiye – Gürcistan – Azerbaycan arasındaki stratejik enerji koridorunun önemli bir kısmı onun üzerinden geçiyor, Bakü – Tiflis – Ceyhan petrol hattı ve Güney Kafkasya doğalgaz boru hattının temelini oluşturuyor.

Ancak, son zamanlarda, Türkiye’nin dış politikasında ters yönde bazı değişimler gerçekleşti – kuzeyde Rusya ve güney tarafta ise İran ile, komşu Ortadoğu ile, genel olarak ve özellikle Türkiye – Gürcistan – Azerbaycan ittfakının ana ortağı olarak Türkiye’nin gelecekteki öngörülemeyen güçler dengesindeki değişiklik nasıl anlatılabilir. İran Dışişleri Bakanı Zarif’in, son Tiflis ziyaretinde Ermenistan’ın Basra Körfezi’ne erişimine olanak verecek olan koridordan ve aynı zamanda İran, Gürcistan ve Azerbaycan işbirliğinden söz etmesi sıradan bir rastlantı olamaz. Bu durum, Bakü’ye gelecekte, yeni senaryolar geliştirme gereksinimini doğurabilir ve Tiflis, Azerbaycan ile gaz tarifelerinde ve diğer konularda sıradan bir pazarlık değil, güçlü bir koz elde edebilir.

Gürcistan Dışişleri Bakanı Mihail Janelidze, Lavrov’un Abnhazya’ya yapmış olduğu iki günlük ziyareti “provokatif adım” olarak nitelendirdi. Gürcü siyaset sınıfının bu bölümünde, Rusya, Gürcistan ve Ermenistan arasındaki demiryolunun yeniden açılma olasılığı hakkında, küçük emperyalist devlet refleksini düşük oranda da olsa “ulusal çıkarlara ihanet” olarak değerlendirdiği görülüyor. Ancak, Lavrov Dünya Ticaret Örgütü (WTO) üyesi ülkeler arasında hiçbir koridorun kapalı olmaması gerektiği konusunda ısrar ediyor. Aynı zamanda 2011 yılında yapılan anlaşmada ulaşım koridorlarına ilişkin, Karasin ve Gürcistan hükümetinin Rusya ile ilişkilerden sorumlu özel temsilcisi Zurab Abaşidze’nin görüşmeleri bulunuyor. Daha önce neredeyse bu konuyu görüşmediler, şimdi hatırladılar. Çünkü durum değişti ve Rusya, Gürcistan üzerinden Ermenistan’a transit geçişe gereksinim duyuyor. Bölgede ciddi değişiklikler bekleniyor. Bölgeyi ve Gürcistan’ı etkileyecek.

Kaynak: https://regnum.ru/news/polit/2265943.html