Stanislav Tarasov | Konuk Yazar , Abhazya haberleri

STANİSLAV TARASOV “NATO, GÜRCİSTAN’DA OLUŞABİLECEK YENİ BİR KARGAŞAYI MI ÖNLEMEYE ÇALIŞIYOR”

14/09/2016. Stanislav Tarasov. 9 Eylül 2016. REGNUM. Çeviri: Fatih Atan (Atanba). NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ve Atlantik İttifakı Üye Ülkelerin Temsilcileri, Gürcistan – NATO Komisyonu Toplantısı ve NATO Kuzey Atlantik Birliği Çalışma Toplantısına katılmak üzere 2 günlüğüne Tiflis’de bulundular. Batı ülkelerinin yüksek düzeydeki temsilcilerinin Gürcistan ziyareti – bu tür ziyaretler hemen hemen belli siyasi motiflerle doludur ve ender sayılmaz. Her zaman ki gibi ve bugün de benzeri gerçekleşti, Gürcistan’da 8 Ekim 2016 tarihinde parlamento seçimleri gerçekleşecek, bu seçim sonuçları ülkenin, yakın tarihteki siyasi güç dengelerini belirleyecek. Bu bağlamda, NATO, Gürcistan’nın atlantik ittifakı üyeliği için, yeni işbirliği girişimleri ile ilgisini diri tutmaya çalışıyor. 2015’de Tiflis yakınlarında NATO eğitim merkezi açıldı. Ayrıca, DW (Deutche Welle Radyosu – Abhazyam.com) Haberine göre, Gürcistan’da NATO’nun 30 adet askeri danışmanı sürekli olarak görev yapacak ve bir kaç yıldır, atlantik birliği askerleri ile birlikte Gürcistan tarafından ortak askeri tatbikatlar düzenlenmekte, bu da Moskova tarafından bölgede ki askeri – siyasi ortamı bilinçli bir biçmimde germe amacı taşıyan provokatif eylem olarak nitelendirilmektedir.

Genel olarak bölgesel görünüm bu durumda ve öyle duruyor. Dar anlamda bakıldığında, Brüksel, Gürcistan içerisindeki batı yanlısı siyasal güçlerin konumunu güçlendirmek için çalışıyor ancak çok tuhaf bir biçimde gerçekleştiriyor. Buna göre, NATO Genel Sekreteri Stoltenberg Tiflis’te “Gürcistan, NATO üyesi olacaktır, ancak bu önümüzdeki yıl değil, bu biraz zaman alacaktır ve sabır gerektirir” ve “Gürcüler doğru yolda ilerliyor ve entegrasyon (birleşme) yolunda birçok sonuç elde ettiler” açıklamasında bulundu. Ve böylece her yıl, tek belirli bir sonuç olmasına rağmen aynı şeyi istiyorlar. NATO, 2008 yılınnda yaşanan Kafkasya savaşında yardımı olmamak kaydıyla, Gürcistan’a tasmasını takmaya çalıştı, Gürcistan bunun sonucunda, Abhazya ve Güney Osetya’yı kaybetti, ayrıca topraklarının yaklaşık %20’sinde de kontrolünü yitirmiş oldu. Şimdi, “GÜRCÜHABER” «ГРУЗИНФОРМ» Başyazarı Arno Khidirbegishvili’nin dediği gibi “NATO yetkilileri tarafından, Gürcistan’ın eski ve yeni yöneticileri, Gürcistan’ın Atlantik üyesi olabilmesi için, yeni üyelerin kabulü nde o ülkelerin toprak sorunlarının çözülmüş olması gerektiğini belirten 5. Madde’nin onlar için bir “tehdit unsuru” taşımadığı konusunda sürekli olarak uyarıldılar.” Khidirbegishvili “Gürcistan, Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlıklarını tanımaya hazırlanmıyor, bundan dolayıdır ki eski otonom devlet sınırlarını tanımayı da reddediyor” ve soru, NATO’nun Gürcistan’ın hangi sınırlarını kabul edip etmediğinde duruyor. “Sovyet dönemindeki Gürcistan – Rusya’nın birlikte olan sınırı, artık ‘De Facto’ olarak da bulunmuyor” dedi.. Bundan dolayıdır ki, Gürcistan devlet yetkililerinin iyimserliği, ülkelerinin atlantik birliğine katılımını alernatifsiz olarak belirtiyor, bu da Tiflis’in NATO ve AB üyeliğinin garantisi karşılığında, Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlığını tanıma ya da kabul etmeye hazır olduğunu düşündürüyor.

Ancak, bu durumda, olayların iddia edildiği gibi gelişeceği belirtilirse, Güney Kafkasya’da toplam değeri olan önemli dersleri ortaya çıkaracaktır. ABD ve AB, Gürcistan’a yeni üye kabul edilebilmesi için, öncelikli koşul olarak demokratik reformların derinleştirilmesine gerek duyulduğunu hatırlatmakta ve aynı biçimde Washington ve Brüksel, Suhum ve Tsinval’in tepkisinin Tiflis’in otoriter politikalarına karşı olduğunu kabul ediyor.

Sonuçta, Batı, Tiflis’in, her zaman, NATO ve AB için sorunlara yol açabilecek olan Rus “kartını” oynamaya çalıştığını görüyor. Almanya Dışişleri Bakanı Martin Schaefer’in Gürcistan’ın NATO üyeliği için “Şu an için, yakın plan konusu değil” açıklaması boşuna değil. Onun görüşüne göre ilişki, NATO ile işbirliği biçiminde olabilir, ancak “Neler olacağını zaman gösterecektir”. Batı, Gürcistan’a sürekli olarak, Rusya ile ilişkilerini normal düzeye getirmesi çağrısında bulunuyor ve bu sıradan değil, Gürcülerin ruh hali sadece kendilerine protesto olarak geri dönmüyor, batı ile ilişkilerde de hayal kırıklığı yaratıyor. Tiflis’teki uzmanlar, yeni oluşacak olan parlamentoda, Rus yanlısı parti ve güçlerin olacağından, buna bağlı olarak dış politikalarda değişiklik olacağını büyük oranda dışlamıyorlar. Özellikle, “GÜRCÜHABER” «ГРУЗИНФОРМ» Baş Yazarı Khidirbegishvili, bundan emin bulunuyor “8 Ekim’de yapılacak olan parlamento seçimleri sonrasında, Gürcistan’daki yasama ve yürütme organları “Cumhuriyetçi Parti”, “Cumhuriyetçi Hareket” içindeki oportünistler ve popülistlerin elinde bulunmayacak ve onların takipçileri, ve Devlet Başkanı Giorgi Marvelashvili ve diğer işbirlikçileri, bir yıl içerisinde olmayacak” diyor.

Gürcistan’daki sosyolojik veriler, ülkenin öncelikli dış politika uygulamaları konusunda çelişkili kanıtlar gösteriyor, biz kehanetçi rolü oynamayacağız. Örneğin, eski parlamento başkanı, Birleşik Demokrat Hareketi Başkanı Nino Burjanadze’nin konumu, ona göre “Yasama organı düzeyinde, Gürcistan’ın, herhangi bir askeri örgüte girişini reddetme hakkına gereksinim var”. Ayrıca, eski başbakan, milyarder işadamı Bidzina İvanashvili’nin güçlü bir açıklaması bulunuyor, ona göre “Giorgi Margvelashvili’nin en büyük hatası olarak başkanlık adaylığını görüyor” ve onun “toplumdan özür dilemesi” gerektiğini belirtiyor, Margvelashvili “kendi karakterini değiştirerek, ergenlik düzeyindeki bir insan olarak kaldı”. Nisan ayındaki Dağlık – Karabağ savaşı sonrasında, bölgede oluşan çalkantılı ortam, Gürcistan devlet üst yönetimi kademelerinde siyasi mücadelenin alevlendiğinin habercisi olarak görülüyor. Gürcü uzman David Beritashvili, Ukrayna basınından, “Gün”’e «День» açıklamada bulundu. “ Bugün için Gürcistan – Gevşek bir devlet yapısı, sağlam bir dış politika iradesi bulunmayan ve sadece içeride güçlü bir yapı oluşturma çabası görünümünde, bizlerin sadece içeride, bir biçimde, tüm düşmanları oy pusulalarında bıçakla kesmek gibi bir ısrarımız bulunuyor”. Pekala bir bakalım. Şaman büyüleri, Gürcistan’da pek fazla sürmez.

Kaynak: https://regnum.ru/news/polit/2177442.html