RSS / XML
Foto Galeri
Video Galeri
Bu haber 23 Mayıs 2013, Perşembe 00:43:13 tarihnde eklendi. 2198 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Abdülkadri Ardzınba

"VI DÜNYA ABHAZ - ABAZİN KONGRESİ"NDE ALEKSANDR ANKVAB’IN ABHAZ DİASPORASI İLE YAPTIĞI SÖYLEŞİ
Abdülkadri Ardzınba  

 

 

Abdülkadir Ardzınba Açıklaması


23/05/2013. Sevgili okuyucular, değerli Abhaz Diasporası Büyüğü Abdülkadir Özpahlivan (Ardzınba) tarafından kaleme alınan “VI. Dünya Abhaz – Abazin Kongresi” notlarını 17 Mayıs 2013 Tarihinde sizlerle buluşturduk. Ancak daha sonra Sn. Abdülkadir Ardzınba’nın daha sonradan yazısında düzeltme yaptığını ve eski metini değiştirerek yeni metinin yayınlanması isteğine bağlı olarak 17 Mayıs tarihli metini kaldırmak zorunda kaldık.


Değerli yorum yazan okuyucularımızdan bu değişiklik nedeni ile özür diliyoruz. 


Abhazyam.com’un iradesi dışında değerli büyüğümüzün isteğine bağlı olarak yeni metni, Abhazyam.com Genel Yayın Soorumlusu Fatih Atan’ın sunum yazısına dokunmadan sizlerle buluşturuyoruz.


Saygılarımızla.


(17/05/2013.  Değerli Abhazya.com okuyucuları, internet sitemizin Abhazya Cumhuriyeti, Ab haz Diasporası ve Kuzey Kafkasya Diasporası hakkında yaşanan gelişmeleri, en doğru, tarafsız ve gerçeklere dayanan bir biçimde sizlere ulaştırmayı sürdürüyor.


Abhazya Cumhuriyeti’nin başşehri Suhum’da 23 – 25 Kasım 2012 Tarihleri arasında düzenlenen VI. Dünya Abhaz – Abazin Kongresi, sırasında 24 Kasım 2013 Tarihinde Abhazya Cumhuriyeti Devlet Başkanı ve Türkiye’den gelen Abhaz Diasporası Temsilcileri arasında düzenlenen toplantıda yaşananlar, sözler arasında konuşuluyor, ancak yazılı bir duruma düşmüyordu. Değerli Abhaz Diasporası Büyüğü Abdülkadir Özpehlivan (Ardzınba), buluşmada yaşanan konuşmaları yazıya dökerek, siz değerli okurlara ulaşmasını sağladı.


Aslında Abhaz Diasporası için bir “Milat” olarak kabul edilmesi gereken toplantı sonrasında, ne yazık ki, Abhaz Diasporası insanları, içerisinde yaşamış oldukları toplumun kültürü ile yoğrulmaları nedeni ile günümüze kadar sorunlarını sürdürmek zorunda kaldı.


24 Kasım 2013 Tarihli toplantı ile ilgili Abdülkadir Ardzınba tarafından yazılan “Toplantı Notları” aşağıdadır.


Değerlendirmek ve yorumlarınızı bizlerle paylaşmak isterseniz, Abhazyam.com’un yorum sayfası sizlere açıktır. (Hakaret, sövgü, tehdit ve şiddet unsuru taşımamak koşulu ile)


Abhazyam.com Genel Yayın Sorumlusu


Fatih Atan (A’tanba)

*********************

 

Önsöz:


Sayın Hemşehrilerim;


Bir noktaya özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum sayın başkanımız A. Ankvab toplantı süresi boyunca o kadar tartışmalara rağmen tam bir Abazaya yakışır şekilde davranarak büyük küçük ilişkisine özen ve saygı göstererek bir defaya mahsus olarak bile grubun büyüğü durumundaki Cemalettin Ciripa’yı karşısına alarak onu incitecek tek cümle kullanmadı. 


Tek davranışta bulunmadı bu davranışı benim için çok manidardır.


Başkan A. Ankvab’ın her şeyden önce Abhaz örf ve âdetine ne kadar önem ve özen gösterdiğinin en büyük işareti değil midir? Toplantı boyunca bu hassas davranışını hepinizi dikkatine sunuyorum. Ben kendi adıma bu örnek davranışından ötürü en derin saygılarımı sunuyorum.


Burada ben ne yapmaya çalışıyorum, birilerinin dediği gibi tetikçimiyim yoksa Abhazya’yı milletini seven birimiyim? Bunu bu yazıyı okuyanlar değerlendirecektir.


Ancak bugün ortada birileri dolaşıyor 1992 yılında Abhazya ile kurulan o güzel ilişkilere o kurulan dostluklara o açılan yollara zarar veriyorlar, bunları iyi değerlendirmek gerekir.


1993’te Abhazya kan ağlarken ortada görünmeyenler ne olur bugünde zarar vermeyin, yarın mahşer günü şehitler Sıba EFKAN’A, Kozba VEDAT’A, Argun ZAFER’E, Hanefi ASLAN’A, Abağba BAHADIR’A ve Abhazya’da adını bilmediğimiz diğer tüm şehitler ve son şehidimiz Vladislav ARDZİNBA’ya ne diyeceğiz?


Bu şehitlerin huzuruna nasıl çıkacağız?


Siyasi partilerin çirkin, naylon üye, naylon delege oyunlarıyla halkımızı kandırmaya devam mı edeceğiz?


Bu tip çirkinlikleri Apsuva, Apsuva’ya yapar mı? Bunun adına demokrasi denebilir mi?


Apsuva bu kadar küçülür mü?


Haddim olmayacak bir talepte bulunuyorum, ben hayatım boyunca insanlar beni tek özelliğimle tanıdılar oda arkasında duramayacağım lafı söylememektir!


Bu insan hayatında çok önemli bir hazine ve önemli bir sermayedir, bu sermaye herkeste vardır, gelin bu değerli sermayeyi kullanın hayatta hiç mahcup olmazsınız ve size de adam gibi adam derler, çok ta mutlu olursunuz.


Bu vesile ile çirkin yalancılık ve entrika lıklardan vicdanınızı kurtarmış olursunuz.


Benim tetikçiliğime gelince dün olduğu gibi bugünde ve yarında ve ömrüm yettiğince sağlığım ve gücüm elverdiğince Canım Ata Yurdum Abhazyamın  devlet başkanlığında kim olursa olsun adı soyadı sülalesi bunlar beni hiç ilgilendirmiyor. O benim tartışmasız başkanımdır, o benim canım Abhazyamın temsilcisidir bunu kimse ile de tartışmam halkımın seçtiği başkan benimde başkanımdır.


Benim, ülkemin Abhazya’mın başkanının emrinde olduğumu ve olacağımın herkes tarafından bilinmesini istiyorum, bu nedenle başka bir sıfata da ihtiyacım yoktur.


Gelin Abhazya’yı seviyorsak önce birbirimize saygı gösterelim. Federasyon başkanı ve yönetimi size bu topluma dedikodu üretmek, insanları ayrıştırmak için görev verilmedi. Ben kelle alırım, ben imha ederim söylemlerinizden kurtulun. Toplumlar Türkiye’nin yönetiminde yer alırken bizim toplumumuzu dışarıdan boş şeylerle meşgul ediyorsunuz. Hem Abhazya’daki söylemleriniz hem Türkiye’deki söylem ve eylemleriniz yanlıştır bunlardan kurtulun. Federasyonu en çok destekleyenlerden biriyim ve bunu da ısrarla savunuyorum, Federasyon’u da bu kadar yıpratmayın, bu topluma federasyon lazım, insanları federasyonun başında soğuttunuz asılsız söylem ve eylemlerinizle. Bu çıkmazdan kendinizi çekin, haddinize düşmeyen yerlere de dil uzatmayın bu toplumu üzüyor.


Bize Abhazya’da lazım Türkiye’de lazım birini birine tercih edecek durumda değiliz.


Benim öz dedem Çanakkale’de yatıyor, bu ülkeye sadakatimi hiç kimse sorgulayamaz ancak Çanakkale’de yatan dedemin dedesi de Abhazya’da yatıyor bu durumda benim savunmak zorunda olduğum iki ülkem var Abhazya ve Türkiye. Benim bu iki ülke ile de olan ilişkilerime zarar verecek hiç kimseye hakkımı helal etmem, babam olsa dahi dedemin torunu olarak onunda karşısında yer alırım.


Kısacası Abhayza’ma ve topluma doğru hizmet eden herkesin kulu kölesiyim.


Halkımız her zaman olduğu gibi en doğru değerlendirmeyi yapacaktır.


Hak Eden Herkese En Derin Saygılarımı Sunuyorum


23/05/2013 – Gebze.

 

(Abdülkadir ARDZINBA)

 


23 - 25 Kasım 2012 Abhaz-Abaza Kongresi ve Devlet Başkanı A. Ankvab’la Yapılan Toplantı Notları


Abhazya’da kurulu Dünya Abhaz-Abaza Kongresi Başkanı Prof.Dr. Taras Şamba ve Genel Sekreter Gennadi Alamiya. Dünya Abhaz-Abaza Kongresi(DAAK) yönetiminde son kongrede belirlenen Türkiye’den de üç temsilci var; Ardzınba Cemalettin ÜMİT, Kuarshaliya-pha Bediz Tantekin ve Kuazba İlhan KIYMET.


Dünya Abhaz-Abaza Kongresi Yönetim Kurulu toplantılarını yılda iki kez Yönetim Kurulu Üyelerinin bulunduğu Diaspora ülkelerinde ve o ülkenin Yönetim Kurulu Üyelerinin sorumluluğu ve ev sahipliğini üstlenilerek yapılmaktadır.


Sıra Türkiye’de olmasına rağmen 2005 yılından beri yapılmamıştı. Cemalettin Bey; biz bu organizasyonun altından kalkamayız, yapmayalım demesi üzerine Düzce Abhaz Kültür Derneği bir kesim duyarlı hemşehrimizin katkılarıyla 01 Temmuz 2012 tarihinde, Düzce’de 30 kişilik misafir heyetini ağırlayarak Prof.Dr. Taras Şamba’nın Başkanlığında toplantı gerçekleştirilir. Cemalettin Bey toplantıya katılmadığı gibi Abhaz Dernekleri Federasyonu ile birilkte hareket ederek 01 Temmuz 2012 Pazar günü Düzce Üniversitesinde yapılan Abhaz Büyükleri Halk Toplantısını da boykot eder!


Sn. Taras Şamba, temsilcilerin büyüğü olarak Cemalettin Ümit Bey’e gönderdiği bir yazıyla kongre ile ilgili hazırlığın yapılmasını ister. Yazının akabinde Cemalettin Bey, Bediz Tantekin ve İlhan Kuazba ile ortak çalışma yapması gerekirken, aksine tek başına Abhaz Dernekleri Federasyonu ile birlikte Dünya Abhaz-Abaza Kongresi delegelerini üstelik sırf Abhaz Federasyon yönetimi ve yakınlarından oluşan bir liste belirleyip Abhazya’ya gönderir. Bu listeyi inceleyen kongre yetkilileri; bu listenin taraflı olduğu, Türkiye’deki halkı böleceği endişesiyle Cemalettin Bey’i listenin gözden geçirilmesi için ikaz ederler. Cemalettin Bey’in diretmesi üzerine Kongre Genel Sekreteri Sn Gennadi Alamıya’yı Türkiye’ye gönderirler.


İstanbul’a gelen Sn. Gennadi Alamıya Cemalettin Ümit’e; Kongre’nin Devlet, Dernek, Federasyon vb. gibi resmi kurum ve kuruluşların dışında tamamıyla geleneksel Abhaz Halk Toplantısı olduğunu, delege listesinin eski delegeleri de ihmal etmeden Halkın içinden toplumu kucaklayacak şekilde tespit edilmesi gerektiğini belirtir. Ve bu çalışmanın da Bediz Tantekin Hanım ve İlhan Kıymet’i de iştirakiyle müştereken yapılmasını söylemesine rağmen Cemalettin Bey kabul etmez!


Netice olarak Cemalettin Bey’in diretmesiyle anlaşma olmayınca, Türkiye’den Dünya Abhaz-Abaza Kongresi’ne birkaç gün kala temsil edilmeyen bölgelerde delege tespiti yapılarak iki grup halinde ayrı ayrı Abhazya’ya gidildi ve iki grupta Abhazya’nın başkenti Sohum’da İnter-Sohum Otelinde kaldılar.
Dünya Abhaz-Abaza Kongresi’de Seçimsiz Yapıldı.


Devlet başkanı Aleksandr Ankvab kongre sonrası tüm delegasyona akşam yemeği verdi. Tüm delegelerin katılımıyla güzel bir akşam yemeği ikramı oldu.

 


Buraya Kadar Orta Halli Bir Süreç Olarak Geçti.


Ertesi Gün (24.12.2012) Devlet Başkanı Sn. A. Ankvab’ın, Türkiye Abhaz Delegasyonu ile Görüşmesi.


Devlet Başkanı Sn. A. Ankvab, Türkiye’den gelen delegeleri Başkanlık Sarayının büyük salonunda kabul etti. Biz salona girip yerleşip oturmadan, başkan bizi bekletmeden Başkana yakışır şekilde karşımıza geçip hoş geldiniz diyerek yerine oturdu.


Salon çok kalabalık olduğundan oturacak yer kalmamıştı.


Masanın sol yanında Parlamento Başkanı Valeri Bganba, Başbakan Leonid Lakerbaya, Abhazya Devleti Geriye Dönüş komitesi Başkanı Zurad Adleyba, sağ yanında ise başta Cemalettin Ümit, Prof.Dr. Taras Şamba, Muammer Aylagırba, Abhaz Federasyonu Başkanı Feridun Akusba ve Yönetim Kurulu Üyeleri, diğer delegeler oturuyordu.


Başkan söze girerek; “Kongremizi yaptık hayırlı olsun! Ancak daha güzel yapamaz mıydık?” ifadesiyle bir serzenişle söze başladı.


Bunun üzerine Abhaz Dernekleri Federasyonu Başkanı Feridun Akusba söz alıp; “Ben Federasyon Başkanıyım! Bizim ülkemizde Batı’da olduğu gibi demokrasi var! Çoğunluğun kararına saygı gösterilir! Ben demokratik seçimle göreve geldim! Türkiye’yi karış karış her tarafı dolaşıyoruz! Abazaların yaşadığı her yere gidiyoruz. İnsanlar durmadan elçimizi soruyorlar” dedikten sonra parmağını Vladimir Ayüzba’ya doğrultarak “Fakat biz elçimizi hiçbir yere götüremiyoruz, bizimle birlikte hareket etmiyor, görevini layıkıyla yapmıyor! Vladimir Ayüzba istenmiyor! Görevden alınması gerekir!” diye eleştirmesi üzerine salonda buz gibi bir hava esti.


Bu haksız ithama daha fazla dayanamayan Kuazba İlhan Kıymet söz alarak “Federasyon Başkanı Feridun bu olaylara dah yeni katılıyor. Biz 18 yıldır sayın büyükelçimizle birlikte Türkiye’de Abazaların yaşadığı her yere gittik, gitmediğimiz yerleşim yeri bırakmadık. Edirne’den Kayseri’ye, Samsun’dan Adana Tufanbeyli’ye kadar büyükelçimizle birlikte defalarca dolaştık! Feridun Başkan bunları bilmez!” deyince Sayın Ankvab söze karışarak; “Sayın İlhan Kuazba! Büyükelçi Vova Ayüzba’dan kendisiyle ilgili savunmayı kendisinden dinleyelim! Başka bir açıklaman varsa!” demesi üzerine İlhan sözünü bitiriyor. Salonda derin bir sessizlik oluyor.


Cemalettin Ümit söz alarak “Kongrenin Türkiye temsilcisi olarak gereken çalışmayı yaparak isim listesini gönderdim. Ancak kabul edilmeyip geri gönderildi!” dedikten sonra “Peşinden Kongre Genel Sekreteri Gennadi Alamiya Türkiye’ye geldi ve benden ayrı bir çalışma yaptı!” iddiasında bulunması ortalığı germeye başladı.


Bunun üzerine Gennadi Alamiya “Evet doğrudur, Türkiye’ye gittim. Cemalettin ile ortak bir çalışma zemini aradık. Ancak kendisi, Türkiye’de tek yetkilinin kendisi olduğunu, bunu da kimseyle paylaşmasının gerekmediğini söyledi. Oysa bizim bildiğimiz Türkiye’de temsilci olarak üç isim var; Cemalettin Ümit, Bediz Tantekin ve İlhan Kıymet. Bu arada 2005’ten beri bir seçim yapılmadığına göre bu isimler hala görevlidir. Bu çalışmayı yaparken Türkiye büyükelçimiz Vladimir (Vova) Ayüzba’da şahidimdir!” demesi üzerine,


Sayın büyükelçimiz Vladimir Ayüzba söz alarak “Evet! Ben bu çalışmaların içinde gözlemci olarak bulundum, müdahale ettiğim anlar da oldu! Örneğin!” dedikten sonra Cemalettin Bey’e dönerek “seni arayarak, Abhazya’dan Genel Sekreter Gennadi Alamıya geldi. Seninle bir araya gelerek bu çalışmayı beraber yapmak istiyor, doğrusu da budur. Bu çalışma yönteminiz insanları bölüyor, böyle şey yapmayın!” diye size rica da bulunmadım  mı? Siz ne cevap verdiniz? “Ben bu işin başkan yardımcısıyım, işime de kimseyi karıştırmam! Diyerek telefonu da yüzüme kapatmadın mı?” Deyince, Sayın Devlet Başkanı A. Anvab’ın huzurunda Cemalettin Bey çok zor duruma düştü ve cevapta veremedi.


Devlet Başkanı A. Ankvab “Başka söz almak isteyen?” Diyerek sessizliği bozuyor.


Bediz Tantekin, Korshelia Hanım zoraki, kendini birkaç söz söylemeye mecbur hisseder gibiydi “Sayın Başkan Bizim için halkımız ve genç devletimizin onuru, saygınlığı çok önemli! Bugüne kadar elimizden geldiğince bunu korumaya gayret ettik. Büyükelçimiz Vladimir Ayüzba ve makamı, temsil ettiği devletimiz nedeniyle bizim için çok önemli, çok kutsal! Kendisi bugüne kadar görevini destek verdiğimiz ölçünün ötesinde layıkıyla yaptı, saygınlığını korudu. Biz daha Diaspora olarak bağımsızlığı, tanınmış bir devletimizin olduğunu özümseyemedik! Burada bugün başka şeyler konuşuyor olmalıydık! Sürekli demokrasiden, demokratikliğinden bahseden Feridun Akusba’ya şunu hatırlatmak istiyorum! Son federasyon seçiminde, birlikte hareket ettiğiniz Ankara Abhaz Kültür Derneği’ne bir Türk Sendikasından dört yüz işçiyi üye kaydedip elde ettiğiniz kırk delegeyle seçimi kazanmak sizin demokrasi anlayışınız gereği mi?

 

Sonra fark edilince üyeleri sildiniz! Bizler bu federasyonu Abhaz halkının kültürünü dilini korumak, ayağa kaldırmak, sosyal dayanışma ve kardeşliği güçlendirmek, Anavatanımıza destek vermek, kaynaşmak için kurduk. Siz naylon üye ve naylon delegeyle, sahte üyelikle seçimi alıyor bununda adının demokrasi olduğunu söyleyebiliyorsunuz, size ne söylenir bilemiyorum.”


Sayın devlet başkanımız A. Ankvab, Büyükelçimiz Vladimir Ayüzba’ya dönerek “Söyleyeceklerin olmalı!” dedi.


Büyükelçi Vladimir Ayüzba ayağa kalkarak “Yirmi yıla yakın Türkiye’de görev yapıyorum. Devlet başkanımızda göreve devam etmemi istedi. Yapabildiklerim var, yapamadıklarım da! Netice olarak ben Abhazya Devleti’nin Türkiye Temsilcisiyim! Federasyon Başkanı Feridun! Bana öyle parmağını uzatıp konuşmak senin haddine mi düşmüş! Her şeyden önce benim temsil ettiğim makama saygı göstermeniz gerekir! Sen bugüne kadar hiç bana uğrayıp bir şey sordun mu? Bir yere beraber gidelim dedin mi? Beni yok farz ettiğiniz gibi bir buçuk sene önce ben Abhazya’da bulunurken makamımın kapısını kırıp işgal ettiniz! Senin burada dönemin bitti çek git buradan demedin mi? Bunları şimdiye kadar hep sakladım kimseye söylemedim” demesi üzerine,


Cemalettin Bey söze karışır; Devlet Başkanı’na  (sn. Ankvab’a) dönerek “Buraya gelmeden önce biz Ayhabılar İstanbul’da konuştuk! Bir ay önce Abhazya’da nasıl bir Ayhabılar-Yaşlılar Kurulu varsa bizde Türkiye’de bir Ayhabılar Kurulu oluşturduk! Geçenlerde başkan vefat etti ve beni de başkan seçtiler! Aldığımız karar gereği döndükten on gün sonra aralık ayının ilk haftasında İstanbul Abhaz Kültür Derneğinde büyük bir toplantı yapacağız! Bu toplantı da yaşanan bu sıkıntılara bir çözüm getireceğiz!” diyerek ortamı rahatlamak ister.


Devlet başkanı Sn. A. Ankvab söze başladı. İlk sözü şu oldu; “Türkiye’den gelen hemşerilerim hepinize soruyorum! Büyükelçinin ve elçiliğin manasını bilmeyen var mı?” İçimizden bilmiyorum diyen olmadı ve ekledi;


Bakıyorum bilmiyorum diyeniniz yok, bu çok güzel! O halde hepimiz biliyorsak Abhaz Federasyon Başkanı Feridun Akusba!  Sen nasıl oluyor da Abhazya denen ülkenin büyükelçisi, Türkiye’de Abhaz Devletini temsille görevli Sayın Vova Ayüzba’ya işaret parmağını uzatarak; “Senin dönemin bitti çek git buradan!” Derken bunu neye dayanarak yapıyorsun? Hangi sıfatla, senin ne haddine bu hareketleri yapıyorsun? Sonra büyükelçilik binasına büyükelçinin Abhazya’da olduğu bir tarihte kapısını kırarak içeriye girme saygısızlık ve cesaretini nereden aldınız? Düşmanlarımız bile kapımızı kırarak büyükelçiliklerimize giremezken ancak bunu siz başardınız, başarınızla övünebilirsiniz! Böyle bir yetkiniz var mıydı? Varda biz mi bilmiyoruz?” Diye sorması üzerine

 

Feridun Akusba söze karışarak “Türkiye’ye döner dönmez Federasyon başkanlığından istifa edeceğim, Federasyonu’da istemiyorsanız onu da kapatacağım” demesi üzerine;


Başkan Sn. A. Ankvab gülerek “Merak etme, senin ve benim istifamla koltuklarımız boş kalmaz senin de, benimde yerimize bizden iyileriyle dolar. Onun için sen hiç merak etme bu Abhaz toplumu tarih boyunca her zaman kendi sorununu kendi olanaklarıyla çözmüştür. Yine de sensiz ve bensiz çözer. Ancak benim anlamadığım siz büyükelçiliğin ne olduğunu bildiğinizi söylemiştiniz, o halde büyükelçiliğin bulunduğu yere bir başka kurumun aynı adreste olamayacağını bilmeniz gerekir! Bu nedenle benim sizden beklediğim bu yanlışı düzeltmeniz Türkiye’ye döner dönmez elçilik binasını boşaltmanızı bekliyor ve istiyorum! Ancak diyebilirsiniz ki elçilik binasını biz aldık parasını biz ödedik! Niçin çıkalım! Eğer böyle diyorsanız bakanıma söyleyin paranın miktarını ve hesap numaranızı siz İstanbul’a varmadan paranızı hesabınıza göndereceğim, bundan emin olun!


Diyelim ki parayı da ödediğimiz halde boşaltmadınız o zaman bende Türkiye’deki bir dostuma telefon ederek İstanbul’un müstesna bir yerinde dairemi alıp büyükelçimi oraya yerleştiririm sizin yüzünüzden Türkiye’deki Abhazlarla karşı karşıya gelmem. Onlarla benim arama sizin girmenize fırsat ve olanak vermem size kızıp onlara yapabileceğim hizmette asla geri durmam onun için kimse kendini vazgeçilmez, yeri doldurulamaz zannetmesin!


Gereksinim olduğunda Türkiye’deki hemşerilerimin hepsi büyükelçiliğimde ihtiyaçları olan hizmeti almaya devam edeceklerdir! Bundan kimsenin asla endişesi olmasın Türkiye’nin ne kadar önemli olduğunu sayın kurucu başkanımız Ardzınba 1992’de bağımsızlığını ilan ettiğinin ertesi günü Türkiye’ye Bakanlar Kurulu Heyetiyle gelerek göstermiştir. Bizim için bu tarih ve davranış çok kutsaldır, çok çok önem arz etmektedir.


Türkiye’deki kardeşlerimiz bizim en büyük umudumuzdur!


Savaş zamanında ne yaptıklarını biliyoruz!


Can verdiler, can aldılar, bir kısmı da bugün Abhazya’da işadamı olarak hizmetlerine devam ediyorlar, onları biliyor ve görüyor ve takdirle karşılıyoruz!


Türkiye’deki kardeşlerimizi hem çok seviyor, hem de çok güveniyoruz!


Dediğim gibi onlarla bizim aramıza kimsenin girmesine müsaade etmem, etmeyeceğimde!


Bu herkes tarafından böyle bilinsin!
 

Buraya geliyorsunuz! Anavatanınız hoş geldiniz! Ancak, sadece ülkemizin güzel yerlerini gezip görüp gidiyorsunuz!


Ama Abhazya’nın başka bir yüzü daha var! Oralara gitmeniz ve oraları da görmeniz gerekir!


Yapılacak çok iş var!


Başkan Feridun Akusba bana geçen yıl geldiğinde bir okulumuza çocuk oyun bahçesi yapacağız diye söz verdiniz ama sözünüzde durmadınız, yaptığınız bir şeyde yok!


Lütfen yapamayacağımız şeyleri vaat ederek birbirimizi umutlandırmayalım!


Ben hepinizi bugün Tukarçal ve Oçamçira’ya götüreceğim oradaki yıkımı yokluğu görün! Ve yapılmakta olanları da görün, gördükten sonra da ilgi ve alakanızı bekleyeceğiz!


Sözümü şimdilik burada bitiriyorum!


Hepinize sevgilerimi saygılarımı, Türkiye’deki kardeşlerimize selamlarımızı götürmenizi rica ediyorum.”
diyerek sözlerini bitirdi.


Bu toplantıyı çok dikkatle izlemeye çalıştım, orada yaşananları, konuşulanları, gerçekleri, toplumumuzun bir kesiminin, azınlıkta olsa da geldiği veya getirilmeye çalışıldığı durumu çok çarpıcı şekilde ortaya konduğu için sağduyulu halkımızın bilmesinde fayda gördüm. Özellikle toplantıya katılanların listesini ekte sundum.

 

Bu söylediklerimin her kelimesine kadar aksini iddia eden varsa, onunla Türkiye’nin neresinde olursa olsun gidip yüzleşmeye hazırım. Bu toplantı tarihiyle bugün arasında altı ay süre geçti bu altı ay içinde Abhazya Başkanı A. Ankvab’a yapılan çirkin iftira ve dedikodulara bundan daha fazla sessizi kalamadım. Bu vesile ile hepinizin bu açıklamalarımı okuyarak, en doğru şekilde değerlendireceğinizi umut ediyorum.


Abdulkadir ARDZİNBA (ÖZPEHLİVAN) - GEBZE


15 Mayıs 2013

 

Sn. Başkan A. ANKVAB’ın toplantısına katılanlar.

20 Kasım 2012 Dünya Abhaz Kongresine Katılan İki Ayrı Liste


İSTANBUL                                                                        İSTANBUL

Cemalettin ÜMİT ARDZİNBA    
Erdeşen KOBAŞ BGANBA
Muammer İLHAN AYLAKIRBA                                      Adnan ARGUN
Feridun AKSOY AKUSBA                                              Turgut ALTUNSOY KORSHALİYA
Ömer AKSOY AKUSBA                                                 Şehnaz MARŞAN
Bülent ÖZBELLİ AYÜZBA   
Ahmet CEYLAN HAPAT                                                   GEBZE
Şamil ERTAŞ YAŞBA                                                   Abdülkadir ÖZPEHLİVAN ARDZİNBA
Murat YILDIRIMGEÇ GEÇBA
Zerrin KOBAŞ ŞAMHA                                                        KOCAELİ
Kamuran ÇETİN                                                             Metin TIRPAN BAGATALIYA
Melike YİĞİT                                                                    Kubilay ARGUN
Mevlüt KESKİN                                                               İbrahim TAVAN AKUTBA
                                                                                          Ahmet TAVAN AKUTBA
BOLU
Ümit ATİLLA ATİBA                                                          AKYAZI
Erdinç ATİLLA ATİBA                                                    Selami AĞIRLAR AGIRBA
Semih PALA PALBA
                                                                                            DÜZCE
DÜZCE                                                                            İlhan KIYMET KUAZBA
Ferit AKBAL SIMIR                                                         Aydın KOÇ BİJNOW
Kayhan ÖZDEMİR AURIPA                                         Engin YILDIZ VANACA

BİLECİK                                                                            ANKARA
Zaman GÜRAL AŞHARUA                                            Bediz TANTEKİN KORSHALİYA
Erdinç ÇOLAK ÇILAH                                                    Rüçhan ŞİR KUAZIPHA
                                                                                           Belma EMİKİ KASTSİA
İNEGÖL
Talat ÖZDEMİR KAPBA                                                 BURSA
                                                                                         Nesrin ŞENER PISIPHA
ESKİŞEHİR
Selçuk ERŞAN MARŞAN                                                İZMİR
                                                                                        Bingül BAŞARIR LAZARIPHA
KAYSERİ
Seçkin ÖZKAN AŞUVA                                                    YOZGAT
                                                                                        Orhan BARAN KOPSİRGEN
TOKAT 
Mehmet SOYUBAK                                                           ANTALYA
Mehmet ALİ GÜL                                                            Fatih ATAN ATANBA

KONYA
Ahmet HANAL
Cemal ÖZKOÇ


Abhazya’dan Katılanlar


Prof. Taras ŞAMBA, Gennadi ALAMİYA, Aycan ATAY BEDİA, Celal AÇUŞBA, Rahmi ARDZİNBA, Tayfun ARDZİNBA, Kuzey Kafkasya’dan katılan Abazaların sayıları belli değil. Özel Not: İsimleri olmayanlar varsa özür diliyoruz.


www.abhazyam.com

Facebook Facebook Digg Digg Google Google Del.icio.us Del.icio.us
Diğer Konuk Yazar Yazıları
Bütün Yorumları görmek için tıklayınız!
Hava Durumu
ANKET
Aleksandr Ankvab'ın Siyasete Dönüşünü Onaylıyormusunuz
Diger anketlerimiz için tıklayın...
Yol Durumu

©
Copyright 2011 Abhazyam.com Her hakkı saklıdır.