26 Ağustos 2008 | Abhazya haberleri

26 Ağustos 2008

RUSYA FEDERASYONU DEVLET BAŞKANI DİMİTRİ MEDVEDEV, 26 AĞUSTOS 2008 TARİHİNDE ABHAZYA CUMHURİYETİNİ TANIDIĞINI İLAN ETTİ

26/08/2016. İstanbul. 26 Ağustos. Fatih Atan (Atanba). Değerli okuyucular, bugün 26 Ağustos 2016, Rusya Federasyonu eski Devlet Başkanı Dimitri Medvedev’in (şu anda Rusya Federasyonu Başbakanı) 26 Ağustos 2008 Tarihinde Abhazya Cumhuriyeti ve Güney Osetya Cumhuriyeti’nin bağımsızlık ve egemenlik haklarını resmen tanımasından bu yana 8 yıl geçti.

Günümüze kadar, Abhazya Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını tanıyan BM’e üye altı ülke bulunmaktadır. Bunlar Rusya Federasyonu, Nikaragua, Venezuela, Nauru, Vanuatu ve Tuvalu cumhuriyetleridir.

Abhazya Cumhuriyeti ve Abhaz Diasporası, Abhazya Cumhuriyeti’nin bağımsızlık ve egemenlik haklarının tanınması amacı ile ciddi çalışmalar içerisinde bulunmaktadır. Bu çalışmalara, başta Rusya Federasyonu olmak üzere, Abhazya ve Güney Osetya’yı tanıyan ülke diplomatları, uluslararası toplum içerisinde her türlü desteği vermektedir. Süreç içerisinde, bağımsızlıkları tanıyan ülke sayısının artacağına inanmaktayız.

Abhazyam.com İnternet Sitesi, kuruluş tarihi olan 15 Mayıs 2007 Tarihinden itibaren, Dünya üzerinde Abhazya Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının tanınması ve tanıtılması amacı ile yayın yapmaktadır. Gücümüz yettiği oranda da bu destek çalışması sürdürülecektir.

Aşağıda, dönemin Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Dimitri Medvedev’in Abhazya Cumhuriyeti ve Güney Osetya Cumhuriyeti’nin bağımsızlık ve egemenlik haklarını tanıyan 26 Ağustos 2008’deki tarihi açıklamasını sizler ile bir kez daha buluşturuyoruz.

Yaşasın Bağımsız Abhazya Cumhuriyeti,

Yaşasın Bağımsız Güney Osetya Cumhuriyeti.

Saygılarımla.

Abhazyam.com Genel Yayın Sorumlusu

Fatih Atan (A’tanba - Tvanba)

*****

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Dimitri MEDVEDEV'in 26 Ağustos 2008 Tarihli Abhazya Cumhuriyeti ve Güney Osetya Cumhuriyeti’ni Tanıma Konuşması

"Değerli Rusya Vatandaşları"

"Sizler, Güney Osetya'da yaşanan trajediyi tam olarak biliyorsunuz. Gürcistan silahlı kuvvetleri tüm gece boyunca Tshkinval şehrini hiç bir hedef gözetmeksizin bombaladı ve barış içerisinde yaşayan vatandaşlarımızın ölümüne neden oldu. Kadın, genç, yaşlı demeden, bölgede barışı sağlamaya çalışan Barış güçlerimizi öldürdü.

Gürcistan Yönetimi, BM Kararlarına aykırı davranarak, uluslararası anlaşmaları hiçe sayarak sivil insanların öldürülmesi yoluna başvurdu. Abhazya'da aynı kaderi bekliyordu. Tiflis yönetimi, uyguladığı yönteme dünyanın sesini çıkartmayacağını düşünüyordu. Seçmiş olduğu yöntem Güney Osetya topraklarının insansız olarak kendi topraklarına katılması idi.

Bu seçilen ilk uygulama değildir. 1991 yılında Gürcistan Devlet Başkanı GAMSAHURDİYA "Gürcistan yalnız Gürcülerindir" açıklamasında bulunmuştu. Bu açıklamadan sonra Suhum ve Tskhinval’e saldırı olmuştu. Binlerce ölü, on binlerce insan evlerinden oldu, işte bu olaylar ile başladı. Bu olaydan sonra Rusya, Abhaz ve Oset halklarına desteğini sürdürdü. Bizim ülkemiz, bölgede barışın sağlanması ve sorunların diplomatik ortam içerisinde çözülmesi için çalıştı. bizler bu dönemde sorunların Gürcistan'ın toprak bütünlüğü içerisinde çözülmesi gerektiğini belirtiyorduk.

Gürcistan Devlet Yönetimi, sorunun çözümü için diğer yolları seçti. Karşılıklı görüşmeler sürecini bozdu, sorunun barış içerisinde çözülmesini engelledi, barış gücü çalışmalarını politik ve askeri provokasyonlar ile bölgede sorunun çözümünü çıkmaza soktu, bütün bu yaptıkları da BM ve AGİT Organizasyonlarının desteği altında oldu.

Rusya, bütün bu gelişmeler karşısında sabrını korudu. Bizler, Kosova'nın bağımsızlığının tanındığı görüşmeler sonrasında da sorunların masada görüşülerek çözülmesi gerektiğini belirten görüşlerimizden vazgeçmedik. Ancak Gürcistan tarafı Abhazya ve Güney Osetya ile sorunların çözümünde güç kullanılmaması görüşlerine kendilerini kapattılar. Üzülerek belirtmek isterim ki bu durum NATO'nun ve hatta BM'in desteği ile gerçekleşti.

Şimdi anlaşılıyor: Tiflis'in sorunların çözümünde barış diye bir planlarının olmadığı. Gürcistan Yönetimi düzenli bir biçimde kendisini savaşa hazırladı. Kendisine politik ve askeri destek veren uluslararası destekçilerinin sayesinde.

Gürcistan Yönetimi, 08 Ağustos 2008 gecesinde kendi seçimini yaptı. SAAKAŞVİLİ, kendisine verilen politik ödevi soykırım olarak seçti. O, bu seçimi ile Abhaz, Oset ve Gürcü halklarının bir devlet altında yaşayabilmeleri şansını da ortadan kaldırmış oldu. Abhazya ve Güney Osetya Halkları daha önceden yapmış oldukları referandum ile bağımsız olarak yaşama haklarını seçmişlerdi. Bizler, Tskhinval’de yaşananlardan sonra Abhazya'ya da saldırı planlarının olduğunu da biliyoruz, buna bağlı olarak onların başka seçimlerinin olmadığını da çok iyi anlıyoruz.

Abhazya ve Güney Osetya Devlet Başkanları, yapılan referandumların ve parlamentolarının almış olduğu bağımsızlıklarının Rusya tarafından tanınması çağrısına karşılık olarak talepde bulundular. Rusya Federasyonu Parlamentosu ve Duma Meclisi bu iki ülkenin bağımsızlıklarının tanınmasını oy birliği ile desteklediklerini belirttiler.

Bu sorunun çözülmesi için bir karar almak gerekiyordu. Abhazya ve Güney Osetya halklarının istemlerine bağlı olarak, BM'in almış olduğu yasal kararlara, 1970 yılında alınan uluslararası hukuk kurallarına, Devletlerarası dostluk ve dayanışma ilişkilerine, 1975 yılında alınan Helsinki Kararlarına, diğer uluslararası hukuk kurallarına bağlı olarak Rusya Federasyonu Devlet Başkanı olarak Abhazya ve Güney Osetya'nın bağımsızlıklarının tanınması kararını imzaladım.

Rusya olarak, diğer uluslararası devletlere de Abhazya ve Güney Osetya'nın bağımsızlıklarının tanınması çağrısını yapıyorum. bu oldukça zor bir karar, ancak insanların barış içerisinde yaşamalarının korunması gerekiyor.

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı, Dimitri MEDVEDEV.

26/08/2008

Moskova. Kremlin.”

Çeviri: Fatih Atan (A'tanba - Tvanba)

Kaynak: www.vesti.ru