Tiflis'in Abhazya Hülyası | Abhazya haberleri

15/02/2012. Değerli okuyucular Gürcistan'ın Abhazya ve Güney Osetya'yı yeniden işgal etme planlarının günümüz koşullarında da değişik çalışma biçimleri ile sürdürüldüğünü görüyoruz. Örneğin Abhazya ve Güney Osetya Vatandaşları için çıkartmış oldukları, Gürcistan'ın devlet kod no.sunun bulunduğu sözde "Tarafsız Pasaport" gibi.

Aşağıda Gürcistan'ın Avrupa'ya Entegrasyonu Bakanı Giorgi Baramidze'nin 10 Şubat'ta "Ukrayna - Hafta'nın Aynası" adlı İnternet sitesinde Vladimir Kravchenko'ya verdiği geniş ropörtajın bir bölümünü sizler ile buluşturuyoruz. Aslında çok geniş bir alanı ilgilendiren net açıklamaların bulunduğu bu söyleşinin çok ayrıntılı bir biçimde değerlendirilmesi sonucunda, Gürcistan'ın Abhazya ve Güney Osetya planlarının iz düşümünün bulunacağına inanıyorum.

Abhazyam.com Genel Yayın Sorumlusu

Fatih Atan (A'tanba)

----------------------------

10/02/2012. Vladimir Kravchenko "Ukrayna - Haftanın Aynası" (ZN, UA)

Vladimir Kravchenko - Ukrayna'nın ülkenizin toprak bütünlüğüne bakışı hakkında ki düşünceleriniz?

Giorgi Baramidze - Elbette. Ukrayna'nın Gürcistan'ın toprak bütünlüğünü destekleyen konumu, devletimizin yolu ve konumu açısından çok önemlidir.

Bizler, ülkenizin Doğu Avrupa’nın AB’e girişte çok önemli bir rol oynadığına inanıyoruz, bölgedeki liderliğin altenatifi bulunmuyor. Tabii ki, Ukrayna’da olduğu gibi Gürcistan’da da ekonomik, sosyal ve diğre sorunlar bulunmaktadır. Ve her demokratik devlette olduğu gibi muhalefetin eleştirileri bulunmaktadır. Ancak Ukrayna’nın ileriye doğru yürüdüğüne inanıyoruz. Ukrayna’nın güçlü, gelişmiş, demokratik bir ülke olması bizim için çok önemlidir – Ülkemizde barış ortamının sağlanması, Avrupa’nın bölgede bulunması için temel koşul olan istikrarın önemli bir unsurdur.

Vladimir Kravchenko – Ukrayna, daha önceden olduğu gibi Gürcistan’a silah tedariki konusundaki yükümlülüklerini sürdüryor mu? Ya da şöyle sorayım, Kiev, Moskova’nın söylediği gibi Güney Kafkasya Bölgesinde ülkenizin silahlandırılarak durumun ağırlaştırıldığı anlamında belirttiği gibi Gürcistan’ın militarize eilmesine katkı da bulunuyor mu?

Giorgi Baramidze – Moskova’nın bakışı tüm uluslar arası toplum tarafından paylaşılmıyor. Tanrıya şükür kü, Ukrayna dünyanın diğer tarafında bulunuyor.

Vladimir Kravchenko – Yani, askeri – teknik alanlarında işbirliği sürüyor mu?

Giorgi Baramidze – Evet, yaşam sürüyor. Ayrıntıya girmek istemiyorum, ancak bizim hiçbir sorunumuz bulunmuyor.

Vladimir Kravchenko – Gürcistan ile Rusya Devletleri arasında oldukça karmaşık ilişkiler yaşandı. Aynı zamanda Rus şirketleri de Gürcistan ekonomisi üzerinde oldukça güçlü konumda bulunuyor. Bu durum Tiflis’te bir endişe yaratmıyor mu? Rusya’da devlet ile iş dünyası oldukça birbiri ile bağlantılıdır. Ve Rusya, devlet politikasını izlerken sık, sık bu politikayı izliyor…

Giorgi Baramidze – Kabul ediyorum, “Gazprom” ve bazı Rus şirketlerini sık, sık Avrupa Birliği ve komşu ülkelere siyasi baskı aracı olarak kullanılıyor. Aynı zamanda Gürcistan’da bulunan Rus işadamlarının bize sorun yaratacağına inanmıyorum. Aksine bizler güçlü Rus yatırımcılarının gelişini teşvik ediyoruz. Ve uygar bir ülke olarak Gürcistan mevzuatımıza uygun olarak iş yapan şirketlere karşı ayrımcılık hazırlığında bulunmuyoruz.

Vladimir Kravchenko – Tiflis, aynı politikayı Ağustos savaşı sırasında da sürdürdü mü?

Giorgi Baramidze – Gürcistan, savaş sırasında Rusya ile yapılan anlaşmalarda kendisine düşeni yerine getirmiştir, elektrik enerjisini vermiştir. Rus şirketlerinin çalışmalarını sabote etmemiştir. Örneğin, Tiflis’e elektrik enerjisi dağıtımını sağlayan şirketlerin çalışmalarında hiçbir engel konulmamıştır. Gürcistan ve Rusya arasında Gürcistan topraklarının % 20’si işgal altında olması farklılığına rağmen, ülkemizde “Beline”, VTB Bank ve diğer şirketler çalışmalarını sürdürdüler. Gerçekten de devletlerarasında ki farklılıklar geçicidir ve halkımızın çıkarlarını yansıtmaz.

Vladimir Kravchenko – Ve Putin’in başkanlığı döneminde Gürcü – Rus ilişkileri normalleşebilecek mi? Düşünüyorum ki, kimsenin bir sonraki devlet başkanının kim olacağından şüphesi yoktur…

Giorgi Baramidze – Durum tamamen gelecekteki Rusya Devlet Başkanına bağlıdır. Gürcistan defalarca, her koşulda, her yerde herhangi bir koşul olmaksızın Rusya ile diyalog başlatmaya hazır olduğunu belirtmiştir. Ulusal önceliklerimiz temelinde, bizler Rusya ile ilişkilerin normalleşmesi ile ilgilendik. Bizim görüşümüze göre, bu Rus yetkililer ve Rusya’nın pragmatik çıkarları tarafından dikte ediliyor. Ancak onlar, emperyal hırs ve duygularını 19 Yüzyıl sonları ve 20 yüzyıl başlarında ki yöntemlerle kullanmayı tercihe diyorlar ve bizlerin yeniden “küçük kardeş” olarak Rus yörüngesine dönmemizi istiyorlar. Bütün bunlar elbette, Rusya’yı uygar dünyadan uzaklaştırıyor ve izole ediyor.

Ancak Rusya, Polonya ve Baltık ülkeleri ile kurmaya başladığı ilişkiler gibi Gürcistan ile de ilişki kurması için biraz zaman gerekir.

Vladimir Kravchenko – Tiflis ve Moskova arasında ki sorunların en önemli birisi – Rusya’nın Abhazya ve Güney Osetya ile olan konumu. Rusya’nın bu bölgelerin bağımsızlığını tanıması sonrasında Gürcistan’ın bu yerlerdeki Gürcistan toprak bütünlüğünü sağlama şansının az olduğu görülüyor. Tiflis,Abhazya ve Güney Osetya’nın geriye dönüşlerini henüz gündemden düşürmedi mi?

Giorgi Baramidze – Hayır. Ancak bizler, bu sorunu çözmek için uygar yaklaşımlar kullanmayı açıklıyoruz. Er ya da geç, ancak işgal altındaki toprakların sorunu çözülecek ve bizler Abhazya ve Güney Osetya üzerindeki egemenliğimizi geri alacağız. Bizler uluslar arası garantiler altında bu bölgelere ekonomik, kültürel ve vs. alanlarda en geniş özerkliği vermeye hazırız. Bizim tarafımızdan azınlıkların iradesi ile ilgili her şey dikkate alınacaktır. Örneğin, Abhazya söz konusu olduğunda, bizler azınlığın çoğunluk üzerinde pozitif ayrımcılık üstünlüğü anlamında uygulanması gibi bazı önemli konularda hazırız.

Vladimir Kravchenko – Ancak, Abhazya ve Güney Osetya’nın Gürcistan’a olan güven düzeyi en aşağılarda bulunuyor ve hatta uzun vadede bile Tiflis’in bu bölgeler üzerinde egemenliğini alabilmesi oldukça düşük ve zor görünüyor. Onların bağımsızlığını tanımak ve bu zor, çözümlenmemiş yükü üzerinden atarak AB ve NATO ile birleşmek daha iyi değil mi?

Giorgi Baramidze – Bu temelde yanlış bir yaklaşım. O zaman ayrılmaya çalışan azınlık, kendisi gibi düşünmeyenleri topraklarından ayırmaya çalışacaktır. Ve bu tür bir çözüm bütün dünyayı patlatacak ve onu kargaşaya sürükleyecektir. Bizler azınlığın görüşlerini dikkate almayacağımızı söylemiyoruz. Ancak bu çoğunluğunda görüşleri dikkate alınırsa doğru olacaktır.

Siz güven düzeyinin düşük olduğunu söylüyorsunuz. Ancak bugün Güney Osetya ve Abhazya’da kimler yaşıyor? Bu bölgelerde yaşayan insanların %80’i kendi topraklarından kovuldu. Eğer, halkın görüşlerine başvuracak olursak, bu insanlar evlerine geri dönsünler, halk oylamasında bulunulsun ve onlar ne söyleyecekler bakalım. Abhazya ve Güney Osetya yaşayanlarının büyük çoğunluğu bu toprakların ayrılmasını ve hatta Rusya’ya bağlanmasını istemiyor.

Bugün Abhazya ve Güney Osetya’da yaşayanların ne istediğini kim öğrendi? Bu bölgelerde demokrasi kokmuyor. Rusya’nın desteğindeki işgal altındaki toprakların kukla liderleri, Kremlin’in onlara ne söyleyeceğine bakıyorlar.

Vladimir Kravchenko – Siz, Abhazya ve Güney Osetya sorunlarına rağmen, Gürcistan’ın NATO’ya kabul edileceğine inanıyor musunuz?

Giorgi Baramidze – Ben bundan kesinlikle eminim. Chicago NATO toplantısında, ittifak bir kez daha Bükreş zirvesinde alınan Gürcistan’ın örgütün üyesi olduğu kararı gerçeğini onaylayacaktır.
Ülkemizde yapılacak olan parlamento ve devlet başkanlığı seçimlerinden hemen sonra NATO’ya geçiş yolu açılacaktır. Seçimlere kadar olan zaman sürecini, Tiflis olarak Rusya ile karşılıklı olarak birbirlerinin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne duyulan saygı temelinde aradaki farklılıkları çözmek için hazır olduğunu göstermek için kullanacaktır. Ve eğer, Rusya buna yanaşmaz ise, Gürcistan’ın NATO’ya girmesi için İttifak içerisinde şüpheci davrananların ellerinde karşı çıkacakları bir delil kalmayacaktır. Çünkü o zaman NATO, Rusya’nın diğer ülkelerin örgüte girmesi için veto hakkını bir araç olarak gördüğünü anlayacaktır: Bu tür çatışma ortamını oluşturmak, otomatik olarak bu ülkenin kuzey Atlantik İttifakı üyeliğinin askıya alınmasını doğuracaktır.

Gürcistan’ı NATO’ya kabul etmek kolay değil. Ancak kabul etmemekte daha kötü olacaktır.

Kaynak:http://zn.ua/POLITICS/georgiy_baramidze_nelegko_prinyat_gruziyu_v_nato_no_budet_gorazdo_huzhe,_esli_ee_ne_prinyat-97136.html