RSS / XML
Foto Galeri
Video Galeri
Bu haber 22 Kasım 2011, Salı 21:44:53 tarihnde eklendi. 864 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Avrupa Parlamentosu Kararı

ABHAZYA DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI “AVRUPA PARLAMENTOSU’NUN ABHAZYA İŞGAL ALTINDAKİ TOPRAKTIR” KARARI KABUL EDİLEMEZ”
Avrupa Parlamentosu Kararı 22/11/2011. Avrupa Parlamentosu’nun 17 Kasım 2011 tarihinde yapmış olduğu toplantıda “Avrupa Birliği, Rusya’yı Gürcistan topraklarındaki işgalini kaldırmaya Abhazya ve Tsinval Bölgelerini bağımsız devletler olarak tanıma kararından vazgeçme çağrısında bulunuyor. Avrupa Birliği Rusya Federasyonu’na AB Gözlem Gücü’nün Abhazya ve Güney Osetya topraklarında görev yapmasını garantiye almaya çağırıyor” kararını aldı. Avrupa Parlamentosu kararına 527 Milletvekili Evet Oyu verdi, 23 Milletvekili Hayır oyu verdi. 34 Milletvekili Çekimser oy kullandı. 


Abhazya Cumhuriyeti Dışişlerli Bakanlığı tarafından 22 Kasım Salı günü yapılan açıklamada “Avrupa Parlamentosu tarafından Abhazya ve Güney Osetya’nın işgal altındaki topraklar olarak gösterilmesi hiçbir biçimde kabul edilemez” vurgulamasında bulunuldu.


Abhazya Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı “1907 Lahey 42 No.lu Sözleşmesi sadece ‘Kara Savaşları ve sonrasında alınan kararlar” gereğince göz önüne alınabilir “Topraklar düşman ordusu tarafından işgal edilmiş olarak kabul edilir” hükümlerine göre uygulanabilir.


Bunların hiçbiri Abhazya ve Güney Osetya’da var olan gerçekleri yansıtmamaktadır. Rusya Federasyonu Silahlı Kuvvetleri, egemen cumhuriyet toprakları içerisinde ve bu cumhuriyetler ile Rusya federasyonu arasında imzalanan anlaşmalara tam bir uyum içerisinde bulunmaktadır. Bu cumhuriyetlerin devlet yapıları, herhangi bir  yabancı ülke ordusunun askeri yetkilileri tarafından değil bütün bağımsız ve egemen ülkelerde olduğu gibi seçilmiş sivil yöneticiler tarafından yönetilmektedir.


Abhazya Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Parlamentosu’nun Rusya Federasyonu,’dan Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlıklarını tanıma kararından vazgeçmesini istemesi, bu ülkenin egemen bir devlet olarak stratejik ortakları ile girmiş olduğu uluslar arası anlaşmaları reddetmesini isteyerek içişlerine müdahale edilmesi anlamına gelir.


Avrupa Parlamentosu Kararına göre, AB Gözlem Gücü’nün Abhazya Cumhuriyeti Toprakları üzerinde görev yapmasına izin verilmesi istenmektedir.


Abhazya olarak bu koşul, yeniden Abhazya – Gürcistan ve Gürcistan – Güney Osetya sorunlarının dışında Rusya – Gürcistan sorunu gibi gösterilmeye çalışıldığını anlaşılmaktadır. Bu görüş açısının saçmalık olduğu net olarak ortadadır. Abhaz – Gürcü çatışmalarının uzun bir geçmişi bulunmaktadır ve Gürcistan’ın diğer ülkeler ile olan sorunları içerisinde bulunmuyor.  Abhazya toprakları üzerinde bulunması gereken uluslar arası misyon ve kuruluşların ki buna da AB Gözlem Gücü dahildir, çözüm konusunda karar verici olan Abhazya Cumhuriyeti Devleti Yönetimidir ve herhangi bir başkası değildir.


Abhazya Dışişleri Bakanlığı, Avrupa kurumlarının Gürcü – Abhaz Sorunu’nda açık bir biçimde tek taraflı ve ön yargılı olarak davrandığına dikkat çekmektedir. Şimdiye kadar Avrupa sürekli olarak, sadece Gürcistan’ın çıkarlarını koruyacak bir biçimde davranmaktadır. Avrupa Gözlem Gücü’nün Abhazya Cumhuriyeti’nin egemen torakları üzerinde varlığı olasılığı hakkında konuşmak gerçekçi değildir.


Abhazya Dışişleri Bakanlığı, Gürcistan’ı Güney Kafkasya’daki istikrarsızlığın kaynağı olarak görmektedir. Gürcistan’ın komşularına karşı olan saldırgan politikalarının kanıtları bulunmaktadır, özellikle 1992 – 1993 yıllarında Abhazya’ya karşı yapılan savaş ile 2008 yılında ki Güney Osetya’ya karşı başlattığı savaş belleklerde bulunmaktadır, ayrıca sayısız askeri terör eylemlerini de saymak gerekir. Gürcistan, 1992 – 1993 Savaşında Abhazya halkına karşı birçok savaş suçu işlemiştir. Gürcü ordusu komutanlığı, Abhaz ulusunu toplu soykırım uygulamakla tehdit etmiştir. Abhazya silahlı kuvvetleri Abhazya nüfusunun yüzde dördünü yok etmiştir, Abhaz Ulusal Arşivini yok etmek amacı ile yakmışlardır, akademik kurumlar içerisindeki değerli kurumları ile birlikte yakıldı, her şeyi yağmalayarak tahrip edilmiş bir ülke bırakarak çekip gittiler. Bütün bunların hepsi uluslar arası toplumun gözleri önünde oldu ve bunlar Avrupalı parlamenterler için hayasızlık olarak görülmüyor.


Ve bugün için Gürcistan’ın Abhazya topraklarında ki sabotaj ve insan kaçırma eylemleri de dahil olmak üzere terör saldırıları bitmek bilmiyor. 2007 yılında gürcü Özel servisi elemanları tarafından evinden kaçırılan Gal Bölgesi Seçim Komisyonu Başkanı David Sigua’nın akıbeti hala bilinemiyor. Son yıllar içerisinde Abhazya vatandaşlarının Gürcü Özel Servisi tarafından kaçırılması ile ilgili olarak dört değişik olay yaşanmıştır. İşkence ve insanlık dışı baskılara maruz kalan tutukluların bağımsız avukatlar ve yakınları tarafından ziyaret edilmelerine izin verilmedi ve ayrıca uluslar arası insani yardım kuruluşlarına da izin verilmedi.


Gürcü yetkililerin Abhazya Cumhuriyeti vatandaşlarına karşı uygulanan saldırgan eylemler, Medvedev – Sarkozy Anlaşmasında Tiflis tarafından üstlenilen diğer bazı yükümlülüklerin doğrudan ihlali olarak bulunmaktadır. Ancak bunlar hakkında Avrupalı Parlamenterlerin kararında söz edilmiyor. Abhazya Cumhuriyeti Dışişleri bakanlığı olarak bu duruma bir anlam veremiyoruz.


Avrupalı parlamenterler, bölgede var olan gerçekleri göz ardı ederek ve tek taraflı olarak açıkça önyargılı bir biçimde karar vermiştir. Üzülerek belirtmek isteriz ki Avrupa Parlamentosu diğer tarafları duymak istemedi ve Gürcistan’dan yana taraf olmak için askeri işgal altında olduğunu öne sürerek Abhazya ve Güney Osetya’da Gözlem Gücü bulundurmak talebinde bulunmuştur.


Abhazya, Gürcistan tarafından uygulanan acımasız savaş ve sonrasında uygulanan insanlık dışı ambargoya rağmen devlet olma sınavını başarı ile yerine getirmiştir. Bugünkü Abhazya, yasaları olan ve ulusal azınlıkların haklarını da içeren insan haklarına saygı üstünlüğü kuralına dayalı, çağdaş ve dinamik bir biçimde gelişen özgür ve demokratik bir Avrupa devleti konumunda bulunuyor. Bunun doğruluğunu ülkemizi ziyaret etmek isteyen herkes keşfedebilir. Abhazya’da ki demokratik sürecin en çarpıcı kanıtı, komşu Gürcistan’da ki darbe gibi hiçbir müdahale yaşanmadan meşru devlet yönetimi değişikliğinin gerçekleşmesidir ve Saakaşvili’nin batı hayranı baskı rejimi ile aradaki fark inatla reddedilmektedir. Abhazya’da ki devlet başkanlığı seçimlerinin adil ve rekabetçi bir ortam içerisinde gerçekleştirildiği, gözlemci olarak bulunan çok sayıdaki uluslar arası gözlemciler, uzmanlar ve gazeteciler tarafından kanıtlanmıştır.


Abhazya, bölgesel istikrarın önemli bir unsuru olarak Avrupa ailesi devletlerine üye olmaya hazırdır ancak Gürcistan’a dönme pahasına bağlı olarak değil. Süreç Abhazya devletinin güçlendirilmesi biçiminde gidiyor, ayrıca ülkemizin bağımsızlığının diğer ülkeler tarafından tanınması da şüphesizdir. Bu durum, Avrupa’da ve Avrupa Parlamentosunun duvarlarında daha önceden anlaşılırsa Abhazya – Gürcistan Sorunu da kısa süre içerisinde çözülür”


Kaynak: www.apsnypress.info                              


ETİKETLER :
Facebook Facebook Digg Digg Google Google Del.icio.us Del.icio.us
Bütün Yorumları görmek için tıklayınız!
Hava Durumu
ANKET
Aleksandr Ankvab'ın Siyasete Dönüşünü Onaylıyormusunuz
Diger anketlerimiz için tıklayın...
Yol Durumu

©
Copyright 2011 Abhazyam.com Her hakkı saklıdır.