Geciken Yazılar-II | Abhazya haberleri

Fatih Atan (A'tanba)

27/06/2011. Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı (AKP) ve T.C. Başbakanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan 12 Haziran Gecesi AKP Merkez Binası'nda meşhur (!) konuşması sırasında yeni yapılacak olan T.C. Anayasasının Türkiye içerisinde yaşayan halkları nasıl kapsayacağını ayrıntılı olarak açıklarken şunları söyledi. "Bu Anayasa Türkün, Kürdün, Zazanın. Arabın, Çerkesin, Lazın, Gürcünün, Romanın, Tatarın, Türkmenin, Alevinin, Sünninin ,Azınlıkların yani 74 milyonun anayasası olacaktır" (Bakınız - R. T. Erdoğan 12 Haziran Balkon Konuşmaları - Video)

Sn. Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye içerisinde yaşayan halkları bu kadar ayrıntılı olarak açıklarken, önemli bir ayrıntıyı deyim yerinde ise "es geçti".

Daha önceleri yapmış olduğu konuşmalarda Abaza, Abhaz deyimlerini özenle kullanan Sn Recep Tayyip Erdoğan acaba meşhur (!) balkon konuşmasında bunu unuttu mu, yoksa bu konuşma, Türkiye'de yıllardır uygulanan bir politikanın, yani Kafkasya'da ve Diasporada "Herkes Çerkes" Politikasının AKP yönetimi tarafından "Tescil" edilmesi midir?

Sn R.T. Erdoğan tarafından yapılan balkon konuşmasında unutulan (!) Abhaz isminin aslında yıllar öncesinde özellikle Uzun Yayla Bölgesi'nde yaşayan Kuzey Kafkasya Diasporasında unutulduğunun en güzel göstergesini 12 Haziran seçim sonuçlarında görebiliriz.

Bölgede yaşama geçirilen ve başarı gösteren "Türk İslam" ve "Çerkes İslam" ile "Herkes Çerkes" projeleri, Uzun Yayla Bölgesi'nde ki Abhaz - Kabartay Köylerindeki 12 Haziran Seçim sonuçları: AKP %61 + MHP %27 = Toplam % 88 ile kendisini göstermiştir. Başka söze gerek yoktur. (Ayrıntı için bknz. http://www.kafkasdiasporasi.com/haber_detay.asp?haberID=4431 )

Abhaz ve Kuzey Kafkasya Diasporası'nın önemli bir bölümü AKP'ye vermiş oldukları oylar ile Abhazya Cumhuriyeti'ne karşı yıllardan beri uygulanan siyasal - ekonomik - sosyal -askeri ve kültürel ambargoya da destek sağladıklarını göstermiştir.

Aslında bizler T.C. Devleti Yönetimi tarafından uygulanan bu politikayı hep birlikte yıllardır yaşıyoruz.

Yıllar öncesinde, İngiliz Ajanları ve Osmanlı Misyonerlerinin (İçimizdekiler) ortaklaşa ürettikleri "Herkes Çerkes ve İslam Şemsiyesi " politikaları ile Kuzey Kafkasya Halklarını örgütlemeye çalıştılar.

Bu politika sonrasında da bu halkları nasıl Rus İstilacılarının önüne attıkları ve bölgede yaşanan katliama sessiz kalarak ortak oldukları unutulmadı.

Bugünde onların öğrencileri Abhazya ve Kuzey Kafkasya'da "Yeni Sömürgecilik" şemsiyeleri içerisinde ABD, AB' ve T.C. Hükümeti'nin desteği ile "ekonomik - dini - sosyal ilişkiler" kurarak bu görevlerini sürdürüyorlar.

Neyse, 12 Haziran seçimlerini, "içimizdekilerin", "Biz Çerkesler" (!) diye başlayan yorumlarına bırakalım. Ve Abhaz Diasporası'nın bugünkü konumuna gelelim.

Bizler, Sn. R.T.Erdoğan tarafından yapılan balkon konuşmasının değişik bir biçimini, 29 Mayıs 2011 Tarihinde Olağanüstü olarak yapılan İstanbul Kafkas Abhazya Kültür Derneğinde yaşadık.

Seçimi kazanan Ekibin başında bulunan AKP Kadıköy İlçeYönetim Kurulu Üyesi Sn. Mücella Genç'in "Derneğimizde, Adıge - Abhaz Ayrımını ortadan kaldıracağım" konuşmasında Abhaz Diasporası insanları olarak dinlemiştik.

Ve 700 kişilik üyesi olan Abhaz Derneğinde 140 üyenin katılımı ile gerçekleşen genel kurulda 80'in üzerinde oy alarak birinciliği kazandı.

Aslında, Abhaz Diasporası üzerinde yıllardır uygulanmaya çalışılan "Herkes Çerkes" Politikasının, ismi Abhaz Derneği olan bir kurumun başına gelen kişi tarafından böyle bir konuşma yaparak seçimi kazanması, bu politikanın uygulayıcıları tarafından bir "başarı" sayılmalıdır.

Tabii ki kendilerinin "Abhaz" olduğunu belirten Abhaz Diasporası ve Abhazya Cumhuriyeti insanları açısından da düşünülmesi ve ders çıkarılması gereken bir olay olarak tarihe geçmiştir.

Elde edilen bu başarıyı, "Herkes Çerkes" ve "Çerkes İslam" diyen ve bugün hem Türkiye'de hem de Kuzey Kafkasya ve Abhazya'da bu politikayı bilinçli bir biçimde uygulayan T.C. Devleti ve Hükümeti'nin ve bölgedeki uygulayıcısı olan KAFFED'in başarısı olarak görüyorum.

İstanbul Kafkas Abhazya Kültür Derneği'nin bugüne gelmesinde, dernek binasının alımında, öğrenci gençliğin burs sorunlarının çözümünde, yaşlıların buluşmasında, Abhazya Cumhuriyeti ve Abhaz Diasporası'nın önemli günlerinde başarılı etkinliklerin gerçekleştirilmesinde, kitap basımı ve dağıtımı gibi konulardaki vb. destekleri ile ciddi katkıları olan Cihan Zafer ve Ekibi, Sn. R.T. Erdoğan tarafından yapılan Tarihi (!) Balkon Konuşması'ndan önce, AKP'nin Yöneticisi konumunda olan bir kişi tarafından ve ön adı "Abhaz" olan bir dernekte "Bu Dernekte Adıge - Abhaz Ayrımını kaldıracağım" diyerek tasfiye edildi.

Cihan Zafer aslında İstanbul Kafkas Abhazya Kültür Derneği olarak kurucu üyesi olduğu KAFFED'den ayrılarak Abhaz Dernekleri Federasyonu'nun kurulmasını sağlayan kararı alan Yönetim Kurulu Başkanı olarak tarihe geçen bir kişidir.

Bu, genel kurul seçimlerinde oynanan oyunun önemini bizlere göstermektedir.

Cihan Zafer tarafından Genel Kurulda yapılan konuşma hakkında, genel kurul sırasında ve sonrasında ne bir yalanlama ne de bir tepki olmamıştır. Bu konuşma metni Abhazyam.com'da yayınlanmıştır.

Aslında bu seçimlerde "Herkes Çerkes" düşüncesinin başarı kazanmasında Abhaz Gençliğinin bilinçsizce kullanılmasının da önemli bir yeri bulunmaktadır. Abhaz Gençliğinin "Herkes Çerkes" düşüncesinden etkilenmesinin nedenlerini irdelemek ayrı bir yazı konusudur. Bu konu ile ilgili olarak tüm Abhaz Diasporası'nın sorumluluğu bulunmaktadır.

İstanbul Abhaz Kültür Derneği'nde ki seçimlerde "Herkes Çerkes" zihniyetinin başarı kazandığını bizlere doğrulatan ölçütlerden birisi de Abhaz Dernekleri Federasyonu kuruluşu çalışmaları sırasında bu organizasyonun çalışmalarını yapan kişilere "Ayrılıkçı", "Adıge Kardeşlerimize Hakarettir" vb açıklamalar ile her türlü hakareti ve suçlamayı yapan kişilerin Abhaz - Fed delegeleri olarak seçilmesi ve bugünkü Abhaz - Fed Yönetimi çalışmalarına muhalefet edenlerin tasfiye edilmesi, önemli bir örnektir.

İstanbul Abhaz Kültür Derneği Başkanlığı'na seçilen Sn. Mücella Genç, konuşmalarında, Başkanlığın kendi siyasal geleceği için önemli olacağını söylemesi, AKP Hükümeti'nin Abhazya'ya uygulamış olduğu ambargoyu kaldırmasını sağlayacağını belirtmesi, (Abhazyam.com izleyenler KAFFED Başkanı Sn. Cihan Candemir' inde benzer açıklamalarda bulunduğunu hatırlarlar) önümüzdeki günlerde olayın siyasal boyutunu da bizlere gösterecektir.

Bu siyasal gelişmelerden birisi de genel kurul sırasında üyeler tarafından alınan Abhazya Cumhuriyeti Temsilciliği'nin bulunduğu binaya "Abhaz - Fed" Yönetiminin taşınması kararının alınmasıdır. Bu işlem, aslında Abhazya Cumhuriyeti ve Abhaz Diasporası üzerinde uygulamaya çalışılan önemli bir politikanın başarısıdır.

Ne yazık ki Abhaz ve Kuzey Kafkasya Diasporası'nın önemli bir bölümü Abhazya Cumhuriyetini, bağımsız bir devlet olarak görmüyor. Bu aslında bu toplum üzerinde uygulanan "asimilasyon" politikalarının bir ürünüdür.

Eğer genel kurulda büyük bir oy çokluğu ile Abhaz - Fed'in "Abhazya Cumhuriyeti Elçiliği ile aynı bünye içerisinde bulunması kararını alarak bu kararın sakıncalarını anlayamayan bir Abhaz Diasporası varsa diyecek pek fazla bir konu kalmıyor.

Bu kararın uygulamaya geçirilmek istenmesi, T.C. Devleti Tarafından 1993 yılı içerisinde tasfiye edilmesi için uğraşılan ancak 2011 yılına kadar, içerisinde eleştirilecek uygulamaları olsa da önemli "lobi" çalışmalarını sürdüren Kafkas - Abhazya Dayanışma Komitesi'nin (KADK)'nin tasfiye edilmesi çalışmasıdır.

T.C. Devleti yöneticileri açısından, "Tasfiye edilmesi gereken dinozorlar" olarak net olarak belirtilen KADK'nin, KAFFED ve İçimizdekiler tarafından bugüne kadar tasfiye edilememesi ciddi sorun yaratmaktadır.

Şimdi bu görev İstanbul Kafkas Abhazya Kültür Derneği'nde alınan Tarihi (!) karar ile Abhaz - Fed Yönetimine verilmiş görünüyor.

T.C. Devleti Hükümetini yürüten AKP Yönetimi, Abhaz - Fed Tarafından uygulamaya çalışılan bu politika ile "Bir Taş İle İki Kuş Vurmuş Olacak".

Hem Abhazya Cumhuriyeti Devleti'nin Abhaz ve Kuzey Kafkasya Diasporası'nda ki itibarını düşürecek STK Konumuna indirecek, hem de KADK'nin Abhaz Diasporası ve Uluslararası Arena içerisinde ki "lobi" çalışmaları tasfiye edilmiş olacak.

"Herkes Çerkes" Politikasının Abhaz Diasporası üzerindeki son uygulaması ise, İstanbul Kafkas Abhazya Kültür Derneği Seçimlerinde ki "Dernekte Adıge - Abhaz Ayrımını Kaldıracağız" konuşması ve Abhaz - Fed'in Abhazya Cumhuriyeti Temsilciliği binasına geçerek KADK'nin Tasfiye edilmesi çalışmaları ile kendisini göstermektedir.

Abhazya Cumhuriyeti Devleti Yönetimi ve Abhaz Diasporası oynanan bu sinsi planı bozacaktır.