RSS / XML
Foto Galeri
Video Galeri
Bu haber 25 Mayıs 2011, Çarşamba 08:02:46 tarihnde eklendi. 642 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Sergey Markedonov'dan değerlendirme

SERGEY MARKEDONOV "ABHAZYA SORUNU, GÜRCİSTAN ULUSU İÇİN TARİHSEL VE ULUSAL BİR TRAVMADIR
Sergey Markedonov'dan değerlendirme 10/07/2010. 06 Temmuz’da Washington Uluslar arası Stratejik İlişkiler Merkezi’nde yapılan “Kafkasya Bölgesi: Eski Sorunlar ve Yeni Jeopolitik Tasarımlar” adlı toplantıda konuşan Siyasi ve Askeri Analizler Enstitüsü, Uluslar arası İlişkiler Bölüm Başkanı Sergey MARKEDONOV “2008 yılında ki Rus – Gürcü Savaşı sonrasında Kafkasya Bölgesi’nde bileşen faktörler ile birlikte yeni bir statüko oluştu: Abhazya ve Güney Osetya’nın konumu ile ilgili olarak bölgede Rusya, Türkiye ve İran’da lider devlet gibi yeni roller ve onların arasında yeni dinamikler gelişti. Ayrıca Rusya, Kuzey Kafkasya Bölgesi’nde yeni bir şiddet dalgası ile karşılaştı” dedi.

Sergey MARKEDONOV “İki yıl önce Kafkasya bölgesi uluslar arası ilişkilerin odak noktası durumuna geldi. Bunun bir abartı olduğunu söylemek doğru olmaz. Ağustos savaşının başladığı günler içerisinde Rus – Gürcü Gerginliği nedeniyle BM Güvenlik Konseyi’nin üç kez toplanması bunun bir kanıtıdır. Bu gelişmeler sonrasında Kırgızistan’da yaşanan olaylar sonucunda Orta Asya’da ikinci bir Afganistan’ın yaratılma tehlikesinin ortaya çıkması ile Kafkasya ikinci plana düşmüştür” dedi.

Sergey MARKEDONOV “Rus – gürcü savaşı sonrasında batılı araştırma merkezlerinde Gürcistan’da olacaklar ile ilgili olarak yapmış oldukları aktif yorumlarda bulunarak birçok yanlış senaryo yazdılar. Birçok Batılı uzman, Abhazya ve Güney Osetya’da şiddetin yoğunlaşacağı ve Rusya’nın Gürcistan’ın tamamını işgal edeceğini beklediler, ancak bu gerçekleşmemiştir” dedi.

Sergey MARKEDONOV “Savaş sonrasında NATO’nun Güney Kafkasya ile ilgili olarak uygulamaya çalıştığı genişleme fikrine bağlı olarak Gürcistan’ın NATO’ya üyeliği uzun süreliğine beklemeye alınmıştır. Bu açıdan bakıldığında, batılı siyasetçiler arasında ki söylemlerde de önemli farklılıklar bulunduğu görülüyor. Ermeni – Türk ilişkilerinin normalleştirilmesinde de aynı biçimde başarısız olundu. İki devlet arasında “Futbol diplomasisi” sonrasında başlatılan dinamik ilişkiler diplomatik durgunluğa dönüşmüştür.  Bu açıklamalar, bölgenin tipik bir özelliğinin olduğunu kanıtlamak için değil, Kafkasya Bölgesinde istikrar ortamının oluşmadığını belirleyebilmek için bölgenin jeopolitik gelişmelerinin daha ayrıntılı bir biçimde analiz edilmesi içindir. Gerçek şudur ki orada ciddi jeopolitik dinamikler bulunmasına rağmen Ağustos 2008’de ki beş günlük savaş gibi açık bir askeri çatışma görülmemiştir” dedi.                 

Sergey MARKEDONOV “Kafkasya Bölgesi, SSCB’nin yıkılması sonucunda eski statünün çökmesi ve sonrasında çıkan çatışmalar ile sorunlu duruma gelmiştir. Bu gerçeği görmek gerekir, SSCB Yönetimleri tarafından belirlenen sınırlar, var olan etnik gerçekleri yansıtmamakta idi ve yerel nüfusların çıkarlarını içermiyordu. Kafkasya’da ki yeni jeopolitik durum ağustos savaşı sonucu olarak ortaya çıkmadı. Bölgede dondurulmuş sorunların çözülmeye kalkışılmasının nihai sonucudur. Bu tür girişimlerin çeşitli dönemlerde Gürcistan, Rusya Federasyonu ve Azerbaycan’da düzenlendiği bilinmektedir. Ancak, 2008 Ağustosu’nda eski statünün üzerine çizgi çekildi. Ağustos olayları, daha önceden değişmeyen, 17 yıldır korunan Sovyet sınır çizgilerinin dokunulmazlığının sorgulanabileceğini gösterdi. Ayrıca, Avrasya topraklarında bulunan eski Sovyet Otonomilerinin devlet olabilmeleri için emsal oluşturdu. Sonuç olarak Kafkasya Bölgesinde Kuzey Kıbrıs ve Batı Sahra gibi devletler kuruldu” dedi.        

Sergey MARKEDONOV “Bilindiği üzere Gürcistan Devlet Başkanı Mihail SAAKAŞVİLİ, geçenlerde Moskova ile herhangi bir ön şart sunmaksızın görüşmelere hazır olduğunu belirtti. “Amerika’nın Sesi” (Voices of America) Radyosunda yayınlanan SAAKAŞVİ;Lİ’nin Rusya –Gürcistan İlişkilerinin normalleştirilmesi hakkında ki tanımlamalarının ışığında değerlendirmeye çalışalım. Bunun ilginç bir öneri olduğunu söyleyebilirim. Ben, ilişkilerin düzeltilmesini arzu eden bu öneriye Vladimir PUTİN ve Dimitri MEDVEDEV tarafından verilen bazı yanıtlara bakmak isterim. Ancak, bunun ciddi bir öneri olduğunu düşünmüyorum, çünkü bence Abhazya sorunu Mihail SAAKAŞVİLİ’nin ve Vladimir PUTİN’in sorunu değildir. Bu bir özdeşlik sorunudur. (kimlik olarak eşit olma. Abhaz.com) nedense Rusya’da Mihail SAAKAŞVİLİ devlet yönetiminden giderse iki ülke arasındaki ilişkilerde yeni bir etabın başlayacağına dair bir hayal bulunuyor. Ben bu düşünceye katılmıyorum, Abhazya sorunu Gürcistan ulusu için önemli tarihsel ve ulusal bir travmadır. Bundan dolayıdır ki Gürcistan devleti yönetiminde Mihail SAAKAŞVİLİ veyahut İrakli ALASANİYA olsun ya da olmasın Abhazya ve Güney Osetya sorunları yeniden gündemde bulunacaktır. Böylece, bu öneriyi Gürcistan Hükümeti’nin Abhazya ve Güney Osetya ile ekonomik ilişkilerin kurulması propagandası çalışmalarına benzetebiliriz. Biz, oralar ile ilgili “işgal edilmiş topraklar” olduğunu belirten kanunlar olduğunu bilerek, bu bölgeler ile ekonomik bütünleşmenin sağlanabileceğini nasıl konuşabiliriz?" dedi.

Kaynak: www.regnum.ru


ETİKETLER :
Facebook Facebook Digg Digg Google Google Del.icio.us Del.icio.us
Bütün Yorumları görmek için tıklayınız!
Hava Durumu
ANKET
Aleksandr Ankvab'ın Siyasete Dönüşünü Onaylıyormusunuz
Diger anketlerimiz için tıklayın...
Yol Durumu

©
Copyright 2011 Abhazyam.com Her hakkı saklıdır.