Erdeşan Kobaş'ın Ardzınba ile ilgili yazısı

BUGÜN 14 MAYIS ABHAZYA'NIN 1. DEVLET BAŞKANI VLADSLAV ARDZINBA'NIN 65. YAŞ GÜNÜ.

14/05/2010. Sevgili abhazyam.com üye ve izleyicileri, bugün 14 Mayıs Abhazya Cumhuriyeti'nin 1. Devlet Başkanı Vladislav ARDZINBA'nın 65. doğum günü. 04 Mart 2010 Tarihinde yaşama gözlerini kapatan Abhaz Halkının kalplerinde daima yaşayacak olan değerli devlet adamı Vladislav ARDZINBA'nın ölümü sonrasında Abhaz Diasporası'nın değerli insanlarından olan ve Kafkas Abhazya Dayanışma Komitesi Başkan Yardımcılılı (KADK) görevini sürdüren Erdeşan KOBAŞ (BGANBA) tarafından yazılan "destansı" şiirini sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Erdeşan KOBAŞ (BGANBA)

VEDA

05.02.2010, İstanbul
Cuma gecesi
Sergey Bagapş’ın
Yemin töreni öncesi
Bir rüya gördüm
Hayırdır inşallah.

Ardzınba, deniz ötesinde, yine bizlerle
Sevgiyle hasretle kucakladık yaşlı gözlerle.
Güneş yedi rengiyle üstüne akmakta
Yüzünde o aşina sıcaklık, ama uçuk bir tebessüm
Ve etrafını kuşatmış ışıktan bir hale
Dalgın buğulu gözlerle uzaklara,
Kafdağı’ndan da öte, bir meçhule bakmakta.

Gizemli bir sessizlik, ne ses, ne de bir nefes
Sadece ılık bir bahar, duygu esintisi ve sevgi çemberi,
Ama suskun ve de yorgun, kim bilir sebebi yarım kalmış ukdemi
Belli ki geçmişin hüznü ve elemi, dağlar gibi omzunda.

Böylesine yoğun duygular içimde,
Zamanı eriten bu farklı iklimde
Ansızın irkildim!
Yürekleri sarsan bir gök gürültüsü,
Beyaz kanatlı atlar üstünde
İşte geçmişin Ejder üçlüsü
Abritskıl, Sasrukua ve Şanlı Lakoba.

Ardzınba’yı kutsar Nestor Lakoba.
“Ançva’nın iyiliği üzerinde olsun
Apsuwa Sasrukua’nın kardeşi, Abritskil’ın eşi
Özgür Abhazya’nın ebedi güneşi
Eşi yok tarihte, ne de bir benzeri
Bir avuç halkınla kazandığın zaferin
Sen çok yücesin halkın katında
Övgüler sana bilge Ardzınba.”

Sonra Lakoba döner bizlere
“Paylaştık ikimizde ayni ideali, kaderi*
Yetmiş yılda iki kez, baştan kurduk devleti.
Belki tarihin garip bir cilvesi, ama ecdadın çağrısı
İkimiz de, kuruluşun hemen öncesi
Diasporamıza yaptık ilk ziyareti.

İşte ebedi varlığın sırrı bundadır
Abhazya’nın gücü, geleceği burdadır.

Ne demişti uzağı gören Ardzınba;
‘Candan, namustan da öte, önce vatan’
Vatansızlığın altında, sadece yokluktur yatan
İşte yeniden doğuşun anahtarı bundadır
Kurucu Ardzınba’nın büyüklüğü burdadır.

Hatırlayın burada ki sözlerini;
‘Sürgün, kıyım, kılıç artığı bir avuç insan
Ata vatanınızı canla başla koruduk
Gelin yer değiştirelim
İnanın! Çok, ama çok yorulduk.’

Bu ince sitem O’nun zarafetidir
Belki de vasiyetinin ilk işaretidir.

Bir duyum aldım!
Savaşta, uzaktan kurşun sıkanlar
Ortalığı talan edip, ölü soyanlar
Utanmadan Ardzınba’ya akıl satanlar
Abhazya’yı, bir aşağı bir yukarı, ele katanlar
Şimdi ortalıkta dolaşıp, hava atanlar
Vatan toprağını satmak için Pazar kurmuşlar.

Bu bize, şehitlere, içimizdekilerin ihanetidir
Bu ihanet, Abhazya’nın son kıyametidir
Unutmayın!
Bu vatan, Ardzınba’nın size emanetidir.

İzninizle!
Bu şimdi O’nun veda anıdır
Bu ayrılık, ne gönülde ne de candadır
Sadece manada ve mekândadır.
Ama olmasın artık, ne veda, ne de ayrılık
Hepimizin Anavatanla vuslat zamanıdır.

Abhazya’da, şimdi tüm neslimiz,
Silah arkadaşları gaziler ve de şehitlerimiz
Hasılı tarih, Lıxnı’da ayakta
Geciktik hepsi büyük merakta.”

Anladım!
Bu Ardzınba’nın bize son vedasıdır
Geride kalan O aziz hatırasıdır.

Abritskil’ın;
“Hay amarca!” diye haykırma sesi
Ve ardından açılan göklerin sır perdesi
Batıdan doğuya akan ruhlar mahşeri
Bu, özgür vatana ecdadın dönüş seferi.

Bu, yüzyıllık yitikliğin bittiği andı,
Yeniden dirilişin başladığı zamandı.

Uyandım,
İçimde tarifsiz bir hüzün ve de
Derin bir özlemin ateşi ruhumun her zerresinde
Gerçekle düş arası, zamanın sarkacındayım
Ah! Bir kez, bir kez daha görmek ‘O Korkusuz Devi’
Bir devrin, bir tarihin, bu son evresinde.

12 Şubat 2010. Sohum, günlerden cuma
Bir şölenle karşılar, bu kış mevsiminde Abhazya
Abhazya, baştan başa sapsarı, hoş kokulu mimoza
Hava kararsız, bazen yağmurlu, bazen de güneşli
Abhazya huzurlu pek de gururlu, bu kutlu günde
Ayağı uğurlu Akil Bagapş, büyük vakar içinde
Kutsal Anıxa üzerine Ant içti, bilge halkın önünde.

Evet!Abhazya, baştan başa, erken açmış hoş kokulu mimoza
Ama, Ardzınba ile bir başka güzel, ebedidir Abhazya.

Sergey Bagapş’ın sade yemin töreni sonrası
Ardzınba’yı ziyaret isteğimi
Rica ettim arkadaşıma, eşine iletmesini.
Pazar günü;
“Pazartesi saat on bir de doktor izin verirse
Memnuniyetle bekledikleri” haberini aldım

Dileğim,
Sadece,‘O korkusuz Devi’ bir kez daha görmek
Sevgiyle kucaklayıp, bir iki tatlı söz söylemek
Olmadı!
Anladım ki,
Ardzınba hem çok yakın, hem çok uzakta
Umutların yittiği, o meçhul son durakta.
Artık,
Kaderin hükmü kesin, beklenen tecellisidir
Belli ki Moskova kararı, son bir ümit tesellisidir.

Ayrılık gecesi,
Dinmeyen yağmur, hoş mimoza kokusu
Belli ki Ardzınba, ebedi zaman yolcusu

04.03.2010 İstanbul,
Yine günlerden Cuma
Ve sabahın erken saati ve ısrarla çalan telefonum,
Ayhabımın üzgün sesi; ‘başımız sağ olsun!’

Korkusuz Sasrukua, Abritskil’in eşi
Özgür Abhazya’nın ebedi güneşi
Bir Devin, bir devre vedasıdır
Geride kalan, o aziz hatırasıdır.

Erdeşan Kobaş Bganba.
04.04.2010 İstanbul.

(*) 04.03.1921 yılında Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’ni kuran Nestor Lakoba
Kuruluşun hemen öncesi, 1920 yılı aralık ortalarından 1921 Şubat ayı sonuna kadar
Süleyman Bganba’nın köyünde Diasporanın misafiriydi. Abhaz Halkı O’nu büyük bir
Coşku ile karşılamıştı.

Kaynak: www.abhazya.org